Ülkemizde milletvekillerine, görevlerini yani yasama faaliyetlerini serbest bir şekilde yerine getirebilmeleri için birtakım ayrıcalıklar tanınmıştır. Milletvekillerinin; görevleri ile ilgili açıkladıkları görüş, öneri ve kullandıkları oylar bakımından hukuki ve cezai takibata karşı yasama sorumsuzluğu vardır. Suç işledikleri iddiasıyla parlamentonun izni olmadan tutuklama, gözaltına alma ve cezai takibata karşı da yasama dokunulmazlığı bulunmaktadır.
Bu durum, kamuoyu tabiriyle milletvekili dokunulmazlığıdır. Milletvekili dokunulmazlığının en önemli sebebi; bireysel olarak ifade özgürlüğünün, kurum olarak da yürütme ve yargı organlarının müdahalelerine karşı parlamentonun korunmasıdır. Dokunulmazlık, milletvekillerinin yasama ile ilgili görevlerini baskı ve endişelerden uzak bir şekilde yerine getirebilmelerini sağlamayı amaçlar. Buradaki amaç; bir milletvekilinin suça karşı ayrıcalığa sahip olması değil, yasama faaliyetlerinin sorunsuz ve eksiksiz olarak devamını sağlamaktır. Dokunulmazlık, Anayasa’mızın 83. maddesinde şu şekilde tanımlanmıştır;
“MADDE 83. – Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Meclis çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden, o oturumdaki Başkanlık Divanının teklifi üzerine Meclisçe başka bir karar alınmadıkça bunları Meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar.
Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali ve seçimden önce soruşturmasına başlanılmış olmak kaydıyla Anayasa’nın 14. maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır. Ancak, bu hâlde yetkili makam, durumu hemen ve doğrudan doğruya Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirmek zorundadır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır; üyelik süresince zaman aşımı işlemez.
Tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma, Meclisin yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlıdır.
Türkiye Büyük Millet Meclisindeki siyasi parti gruplarınca, yasama dokunulmazlığı ile ilgili görüşme yapılamaz ve karar alınamaz.”
Dokunulmazlık; 1876, 1924 ve 1961 Anayasalarında da bulunmaktadır.
Parlamento üyeleri için dokunulmazlık sadece Türkiye’de değil dünyanın birçok ülkesinde de çeşitli şekillerde vardır.
Milletvekili dokunulmazlıkları her zaman tartışılan bir konu olmuştur. Dokunulmazlıkların kaldırılmasının gerekli olup olmadığı Türk siyasi hayatında hep gündeme gelmiş ve tartışılmıştır.
Her yasama döneminde ya da seçim dönemlerinde, meydanlarda dokunulmazlıkların kaldırılacağı vaatleri verilmiş ama hiçbir zaman hayata geçirilmemiştir.
Nitekim AKP’nin kurucu genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 26.10.2002 tarihinde Deniz Baykal ile çıktığı televizyon programında dokunulmazlıkların kaldırılması yönünde beyanatlarda bulunmuştur.
Ancak 12 yıl boyunca tek başına iktidarda ve başbakan olmasına rağmen dokunulmazlıklar kaldırılmamış, gündeme dahi gelmemiştir. Muhalefetin daima gündeme getirmesine rağmen iktidar hep kulak ardı etmiştir.
26. Dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa ve Adalet Komisyonları üyelerinden kurulu Karma Komisyona intikal eden dokunulmazlık tezkeresi sayısı 21.04.2016 tarihi itibari ile 575’dir.
Bunlardan 338’i HDP, 172’si CHP, 45’i AKP, 16’sı MHP ve 5 dosya ise bağımsız milletvekili için düzenlenmiştir. Hakkında dosya düzenlenen milletvekili sayısı ise 131’dir. Bu milletvekillerinin 51’i CHP, 46’sı HDP, 26’sı AKP, 7’si MHP’li milletvekilleri için düzenlenmiştir.
Dokunulmazlıkların neden kaldırılmadığı siyasetle az çok ilgilenen herkesin malumudur.
Türk siyasi hayatında dönem dönem gündeme gelen milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması tartışmaları terör olaylarının zirveye ulaştığı son günlerde tekrar gündeme gelmiş hatta iktidar ve muhalefet partileri uzlaşarak dokunulmazlıkların sınırlı da olsa kaldırılması yönünde anlaşmışladır.
İktidar tarafından teklif edilen öneri TBMM’de fezlekesi bulunan milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması yönünde olmuş ve HDP dışındaki muhalefet partileri de öneriyi destekleyeceklerini açıklamışlardır.
Milliyetçi Hareket Partisi teröre açıktan destek veren milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılacak olması sebebiyle öneriye tam destek verirken ana muhalefet partisi CHP’den çatlak sesler yükselmiştir. AKP iktidarının sadece teröre destek veren HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını göze alamaması ve TBMM’de fezlekesi bulunan milletvekillerinin tamamının dokunulmazlığını bir kereye mahsus kaldırılmasını önermesi iktidarın siyasi bir korkusunun olduğunu da ortaya çıkarmıştır.
Sadece teröre destek veren milletvekillerinin yani HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması gerekirken fezlekesi bulunan milletvekillerinin hepsinin dokunulmazlıklarını kaldırılması, siyasi korkudan başka bir şey değildir.
Nihayet, hakkında dosya bulunan milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin Anayasa değişikliği teklifi, TBMM Anayasa Komisyonunda kabul edilmiştir. AKP ile HDP milletvekilleri arasında yaşanan şiddetli kavgalara ve HDP’lilerin toplantıyı terk etmelerine rağmen Komisyon, çalışmalarını tamamlamıştır. Teklif; 2 Mayıs’ı 3 Mayıs’a bağlayan gece geç saatlerde AKP, CHP ve MHP’li üyelerin oylarıyla komisyondan geçmiştir. Şimdi bu karar 16 Mayıs’ta Genel kurulda oylanacaktır.
Her gün onlarca şehit verdiğimiz terörle mücadelede bu noktaya gelmeden önce gerekli tedbirler vaktinde alınsa ve teröre destek veren milletvekillerine dokunulabilseydi, belki de bugün o şehitler verilmemiş olacaktı. Buna rağmen geç de olsa TBMM’de böylesi bir kararın alınması sevindiricidir. Bakalım dokunulmazlıkların kaldırılmasından sonra neler olacaktır Türkiye’de…