Biz Türkler dünyada en çok düşmanı olan milletiz belki de. Tarih boyunca daima savaşların tarafı olmuş bir halkız. Yaşadığı topraklardan çıkartılmak istenen, hâkimiyeti hiç bir zaman kabul edilmeyen, güçlü olan, ancak düşmanı bol olan bir toplum olduk tarih boyunca. Sadece düşmanı bol olan bir millet değiliz, aynı zamanda -belki de en acı olanı- “haini” de en çok olan bir milletiz. Ne acıdır ki gerçek bu...
Yıllardan beri terör denen belayla meşgul edilen Türk milleti, yıllardan beri bu terörü destekleyen hainlerle de uğraşmaktadır. Nitekim yüzlerce askerimizi, polisimizi, kısacası binlerce insanımızı katleden teröristler dünyadan buldukları destekçi kadar, ülkemizin içinden de destekçi bulabilmiştir. Belki acıdır bu topraklarda yaşayıp, ekmeğini suyunu içip de teröristleri destekleyen zavallıların olması ama maalesef bir gerçektir.
Hepimizin malumu, en son yaşanan hadise ne kadar haklı olduğumuzu ve ne kadar çok hainimiz olduğunu bir kez daha ispatlamıştır. Kendilerine aydın diyen yüzlerce akademisyenin bir bildiri yayımlayarak PKK denen eşkıya topluluğu için sözde barış talep etmiş olması, bizi gerçekten haklı kılmıştır.
Üniversitelere çöreklenmiş, fikirleri ihanet, eylemleri hainlik olan bu sözde bilim adamları; yayımladıkları bildiriyle aslında bilim adamı olmadıklarını ya da “adam” olmadıklarını deklare etmişlerdir.
İmzaladıkları sözde barış bildirisiyle;
Sur’da, Silvan’da, Nusaybin’de, Cizre’de, Silopi’de ve daha pek çok yerde askerimizin, polisimizin eşkıyaya karşı verdiği mücadeleyi bütün hak ve özgürlüklerin ihlali olarak addeden bu zavallı karanlıklar, saydıkları yerlere acaba kaç kez gitmişlerdir?
Buradaki teröristlerin imhasını kasıtlı ve planlı bir kıyım olarak niteleyen bu şahıslar, eşkıya tarafından katledilen insanları neden görmemektedirler?
Eşkıyayı, teröristi Kürt halkı olarak niteleyip devletin yaptığı mücadeleyi katliam olarak gösterme cüretini sergileyen bu haysiyetsizler topluluğu; PKK eşkıyasının katlettiği zavallı bebekleri, çocukları, kadınları duymamış mıdır hiç?
1.128 akademisyen; bilin ki sizler her şeyi duyup görüp ne yazdıysanız, ne ye imza attıysanız bilerek yaptınız. Çünkü sizler hainsiniz. Sizler özgürlüğü bu vatana hainlik olarak görüyorsunuz.
Sizler bebekleri katleden, şehirleri yakan, kentlerde bombalar patlatan PKK eşkıyalarını savunuyorsunuz.
Sizler bu ülkeyi bölmek, parçalamak ve yok etmek isteyen kim varsa onların değirmenine su taşıyorsunuz.
Sizler terörü görmeden, içinde yaşamadan, devletten aldığınız maaşlarla yan gelip yatarak ahkâm kesip düşmanca siyaset yapıyorsunuz.
Soruyorum sizlere:
Daha hayatının en başında, dünyayı tanıma fırsatı bile bulmadan, kundaklarında katledilen o masum bebekleri öldürenler katil değil mi?
Otobüsleri yakıp şehirlerde patlattıkları bombalarla hiç bir suçu günahı olmayan insanlarımızı öldürenler katil değil mi?
Başınıza bir iş geldiği zaman koşa koşa gittiğiniz karakolda ki polislerimizi evlerinde şehit eden caniler katil değil mi?
Kurdukları tuzaklı mayınlarla vatani görevini yapan, memleketimizi koruyup kollayan askerimizi şehit edenler katil değil mi?
Siz, 1.128 akademisyen; çıkın ve bir de PKK’yı kınayan bir bildiri yayımlayın.
Yoksa tarih sizi hain olarak anacaktır!