MHP İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi YÖNTER: "PKK HEM DAĞDA HEM SOKAKTA HEM DE ÜNİVERSİTEDE"

10 Şubat 2016 12:38 Evin GÖKTAŞ
Okunma
1979
 MHP İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi YÖNTER: PKK HEM DAĞDA HEM SOKAKTA HEM DE ÜNİVERSİTEDE

 
“Üniversitelerde karşıt görüşlü öğrencilerin çatışması, mücadelesi, kavgası diye bir şey yok. PKK ve yasa dışı sol örgütlerin masum, mazlum bir avuç milliyetçi-Ülkücü öğrenciye saldırısı var.”
 
MHP İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi Yönter, bilim yuvası olan üniversitelerde teröristlerin cirit attığını söyledi.
Bölücü terör örgütü PKK'nın hem dağda hem sokakta hem de üniversitelerde olduğunu kaydeden Yönter, "Üniversitelerde karşıt görüşlü öğrencilerin çatışması, mücadelesi, kavgası diye bir şey yok. PKK ve yasa dışı sol örgütlerin saldırısı var. Masum, mazlum da bir avuç milliyetçi, ülkücü öğrenci.” dedi.
Yönter, MHP Ankara Milletvekili Erkan Haberal ile birlikte Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, üniversitelerde terör örgütü PKK ve yasa dışı sol örgüt mensubu öğrencilerin eylemlerine ilişkin fotoğrafları gösterdi. Daha sonra dergimizin sorularını cevaplayan Yönter, teröristlerin üniversitelerde cirit attığını ancak buna karşın üniversite yönetimlerinin suskun kaldığını ifade etti.
Yönter, üniversite öğrencileri Fırat Yılmaz Çakıroğlu ve Hasan Şimşek’in, terör örgütü tarafından öldürüldüklerini hatırlatarak terör örgütü PKK ve yasa dışı sol örgütlere mensup kişilerin üniversitelerde olay çıkarmaya devam ettiklerini bildirdi.
PKK ve diğer sol örgütlerin birlikte üniversitelerdeki eğitim özgürlüğünü gasp ederek diğer öğrencileri tehdit ettiklerini kaydeden Yönter, “Bunun neresi kardeşlik, bunun neresi insanlık, bunun neresi demokrasi ve özgürlüktür?” diye sordu.
Hükûmetin, üniversitelerdeki terör yapılanmasına karşı etkili ve caydırıcı bir tedbir alamadığını ileri süren Yönter, öğrencilerin can güvenliğinin olmadığını savundu.
 
"TÜRKİYE ATEŞ ÇEMBERİNDEDİR."
Şehirlerimizin canlı bombaların istilasına uğradığını ifade eden Yönter, şunları kaydetti:
"12 Ocak günü Sultanahmet Meydanı’ndaki canlı bomba saldırısının fail ve taraflarıyla Diyarbakır Çınar’daki hunhar saldırının fail ve tarafları esasen aynı odakların piyonu, aynı güç merkezlerinin lejyoneridir. Terör örgütleri; Türkiye’ye karşı bir koz ve politika aracı olarak şiddeti, dehşeti ve silahı kullanmaktadır. Maalesef bu ortamı açan, katillere güç veren, adeta kuryelik, taşeronluk yapan iktidardaki iş birlikçi zihniyettir. Suruç’tan Sultanahmet Meydanı’na kadar geçen sürede şehirler canlı bombaların istilasına uğramıştır. Fakat istihbarat uyumuş, Sarayın özel hizmetine koşulmuştur. Devlet atıl ve hareketsiz kalmış, hücre evleri dolmuş taşmış, silahı, bombayı kapan ya Ankara’ya, ya İstanbul’a, ya da ülkemizin bir başka il ya da ilçesine konuşlanmıştır. Teröristler aldıkları emirleri harfiyen uygulamak, Türkiye düşmanı efendilerini memnun etmek için oluk oluk kan akıtmışlar, insanımızın canına ve huzuruna kıymışlardır. Maalesef bugün Türkiye ateş çemberindedir."
 
"ÜNİVERSİTELER DE BU ATEŞTEN MUAF DEĞİLDİR."
Yönter, "Üniversitelerin de bu ateşten muaf olması, soyutlanması, yalıtılmış bir alanda durması elbette mümkün değildir." diye konuştu.
Bölücü terör örgütü PKK'nın hem dağda, hem sokakta, hem de üniversitelerde olduğuna dikkati çeken Yönter, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
"Bilim yuvaları üniversitelerimizde teröristler cirit atmaktadır. Şu aymazlığa bakınız ki üniversite yönetimleri suskundur. Hükûmet üniversitelerdeki terör yapılanmasına karşı etkili, kalıcı, caydırıcı bir tedbir henüz ve hâlâ almamıştır. Fırat Yılmaz Çakıroğlu'muzu bizden alan, şehit eden terör örgütüdür. Hasan Şimşek'i Dumlupınar Üniversitesinde şehit eden terör örgütüdür. Üniversitede öğrenci olarak gezen şu kıza ve erkeğe bakın lütfen. Kızın mantosunun içerisinden çıkan suç aletine lütfen dikkat ediniz.(Basın mensuplarıyla bir resim paylaşır.) Bunun neresi üniversite, bunun neresi üniversitede eğitim alma iradesi gösteren bir insan resmi ve profili çizmektedir? Terörü Sur'da, Cizre'de, Silopi'de, Dargeçit'te aramaya gerek yoktur. Üniversitede maske takıp beline kesici ve delici aletleri koyup masum, hiçbir suçu ve günahı olmayan milliyetçi, Ülkücü ve vatansever öğrencilere saldıran caniler bunlardır."
 
"BİR FIRAT'IMIZIN DAHA ŞEHİT OLMASINA TAHAMMÜL EDEMEYİZ."
PKK'nın diğer sol örgütlerle birlikte sözde barış ve demokrasi adına üniversitelerde şu anda arka arkaya olaylar çıkardığını hatırlatan Yönter, şunları belirtti:
"Bu terör örgütleri eğitim özgürlüğünü gasp etmekte, öğrencileri tehdit etmektedir. Bunlar, üniversitelerimizde hiçbir huzur bırakmamıştır. Şu tabloya ve şu resme lütfen dikkat ediniz.(Bir başka resim paylaşır.) Bunun neresi üniversite, bunun neresi eğitim, bunun neresi ilim ve irfan özgürlüğüdür? Burası bataklık mı, burası cinnet ve cinayet ortamı mı, burası üniversite midir? Bu sorunun cevabını hem hükûmet hem güvenlik birimleri mutlaka vermelidir. Burada ilim ve irfan olmaz. PKK ve yasa dışı diğer sol örgütlerin üniversiteleri getirdiği nokta, vahim tablo budur. Diğer taraftan Fırat Yılmaz Çakıroğlu'yu maalesef hunharca katlettikten sonra bu terör yandaşları üniversitede utanmadan diyebiliyorlar ki 'Selam olsun Ege'yi faşizme dar eden yoldaşlara.' Bu çok hazin, çok ibretlik ve düşmanca bir ifadedir. Şu anda her an bir Fırat'ımızın daha şehit olmasına tahammül edemeyeceğimizi ifade etmek istiyorum. Bunun neresi kardeşlik, bunun neresi insanlık, bunun neresi demokrasi ve özgürlüktür? Üniversitelerin koridorları sıra sıra PKK ve bilumum yasa dışı sol örgütlerin propagandası ile dolmuş ve taşmış durumdadır."
 
"ÇATIŞMA YOK, TERÖR ÖRGÜTLERİNİN SALDIRISI VAR."
MHP İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi Yönter, basın mensuplarının bir hatanın içine düştüğüne dikkati çekerek üniversitelerde karşıt görüşlü öğrencilerin çatışması ve kavgası diye bir şey olmadığını söyledi.
Yönter, “Böyle bir şey olmamıştır. Olmamış bir şeyi de olmuş gibi sunmak, göstermek çok büyük bir yanlıştır. Üniversitelerde karşıt görüşlü öğrencilerin çatışması değil, PKK'lı ve yasa dışı sol örgütlerin saldırısı vardır. Masum ve mazlum bir avuç milliyetçi, Ülkücü öğrenci vardır. Bunu lütfen tarafsız ve objektif basın ahlakı adına yazınız.” dedi.
İzzet Ulvi Yönter, daha sonra şöyle devam etti:
“Hükûmet maalesef üniversitelerdeki terör yapılanmasına karşı etkili ve caydırıcı bir tedbir henüz ve hâlâ alamamıştır. Öğrencilerimizin can güvenliği yoktur. Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsünde, Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsünde, Süleyman Demirel Üniversitesinden Atatürk Üniversitesine kadar, İnönü Üniversitesinden İstanbul Üniversitesine kadar birçok üniversitede bir grup bölücü terörist, öğrencilere kimlik sorabilecek kadar haddini ve hududunu aşmıştır. Sormak istiyorum! Üniversite yönetimleri nerededir ve ne yapmaktadır? Polisler nerededir? Öğretim özgürlüğüne engel konulmuştur ve acaba sayın başbakan bunun farkında mıdır? Öğrencilerimizin can güvenliği yoktur. Öğretim özgürlüğüne engel konulmuştur. Cehalet ve dalaletten beslenen terör örgütü mensupları, üniversitelerin omurgasını zedelemiş, herkesi tehdit kuşağı altına almıştır. Bu esnada öğretim üyeleri ise ortalıklarda yoktur. Olanlar ise PKK’nın yanında hizalanmış, PKK’ya kapılanmıştır."
 
“ÜNİVERSİTEDEKİ KARDEŞLERİMİZİ ASLA YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ.”
Üniversitelerdeki terörist yapılanmalarla ilgili daha önce Meclis Araştırması Önergesi verdiklerini hatırlatan Yönter, ancak bu önergenin AKP ve HDP tarafından reddedildiğini bildirdi.
Yönter, şunları kaydetti:
“AKP-HDP’nin reddetmesi, umutlarımızı kırsa da hatta AKP-HDP gizli nikâhını deşifre etse de yine sabırla alınacak tedbirlerini bekleyecek, bu işin peşini bırakmayacağız. Üniversitelerdeki kardeşlerimizi da asla yalnızlığa terk etmeyeceğiz. Her daim onlarlayız, onların sözü ve nefesi olacağımızı bu vesileyle bildirmek istiyorum. Artık PKK'nın gözünü kan bürümüş vaziyette. Hiçbir kural ve nizam tanımıyor. Bütün şiddet vasıtalarını canice kullanıyor. Dikkat ederseniz bir taraftan uzun namlulu silahlar, roketatarlar, aynı anda bomba yüklü kamyonla saldırıyor. Nereye ilçe emniyet müdürlüğü ile ilçe jandarma komutanlığına ve ilaveten lojmanlara. Bu saldırıları şiddetle lanetliyor ve kınıyorum. Terör, AKP'nin bugün kadar sağlamış olduğu kolaylıklar ve vermiş olduğu tavizlerle maalesef alan hâkimiyetini gittikçe derinleştiriyor ve genişletiyor. Bu bombalar nasıl temin edildi, bu bombalar her şeyden önemlisi Türkiye'ye nasıl sokuldu ve kimler verdi? PKK kimin mesajlarını Türkiye'ye vermeye çalışıyor? Kime taşeronluk yapıyor? Hangi bölgesel ve küresel denklemin veya şirret planının parçası?  Bunu sorgulamak gerekiyor.”
 
“PKK VE SOL ÖRGÜTLER, ŞER CEPHESİ OLUŞTURMUŞ DURUMDA.”
Sol örgütlerin PKK ile olan bütünleşmesini değerlendirirken “Ben buna şer cephesi, şer ittifakı diyorum.” diye konuşan Yönter, “Maalesef Türkiye aleyhindeki bütün çevrelerin, bütün ideolojik yapılanmaların, terör örgütlerinin üniversitelerdeki uzantılarının maalesef hak, hakikat, adalet ve ahlaka karşı güç birliği yapmış oldukları anlaşılıyor. Bu sonuç vermez hiçbir zaman.”
 Hükûmetin, üniversitelerdeki terör yapılanmasına karşı etkili ve caydırıcı bir tedbir alamadığını kaydeden Yönter, öğrencilerin can güvenliğinin olmadığını kaydetti.
Yönter, 1.128 akademisyen tarafından imzalanan bildiriye de değinerek “Bu ‘karademisyenler’in ağzından şehitlere dua ve şükran bugüne kadar hiç çıkmamıştır. Bu ‘karademisyenler’in ağzından millî çıkar ve kardeşlik hukukunun baki kalması için samimi dilek ve niyaz da işitilmemiştir.” ifadelerini kullandı.
İzzet Ulvi Yönter, YÖK’ün bu bildiriyle ilgili başlattığı soruşturmanın da eksiksiz yürütülmesini beklediklerini dile getirdi.
Türkiye’de kardeş kavgası çıkartılmaya çalışıldığını ileri süren Yönter, “Ara dönem özlemi çekenler, demokrasi dışı arayış peşinde koşanlar, üniversitelerdeki kaosa bel bağlamışlar ve bunu içten içe tahrik etmişlerdir. Fakat milliyetçi, Ülkücü, vatansever hiçbir dava arkadaşımız bu oyuna düşmemiş, düşmeyecektir.” diye konuştu.
Üniversitelerin, teröristlerden temizlenmesi gerektiğini ifade eden Yönter, aksi hâlde Türkiye’de öngörülmesi imkânsız ve 78 milyonu etkileyecek vahim hadiselerin meydana gelebileceğini ifade etti.