LEFKE: KIBRIS’IMIZIN YAVAŞ (SAKİN) ŞEHİR UNVANLI EFSUNKÂR BİR İLÇESİ
Prof. Dr. Temel ÇALIK
Turan İlteber Yalçın’ın muazzez hatırasına ithaf olunur…
Yiğitlerdiyarının yiğit evladı Turan İlteber’imiz,mekânın cennet olsun, sevgin kalbimizde sönmeyen bir meşale olarak yanacaktır.
GELDİ GEÇTİ ÖMRÜM BENİM
Geldi geçti ömrüm benim, şuyel esip geçmiş gibi.
Hele bana şöyle gele, şugöz açıp yummuş gibi.
İşbu söze Hak tanıktır, bucan gövdeye konuktur,
Bir gün ola çıka gide,kafesten kuş uçmuş gibi.
Miskin Âdem oğlanını,benzetmişler ekinciye,
Kimi biter, kimi yiter,yere tohum saçmış gibi.
Bu dünyada bir nesneye,yanar içim, göynür özüm,
Yiğit iken ölenlere, gökekini biçmiş gibi.
YUNUS EMRE
İnsana sonsuzluk hissiveren serin ve masmavi Akdeniz sularının üzerinde yüzyıllardır varlığınıkoruyan; dünyanın en güzel coğrafyalarından biri olmanın ayrıcalığınımisafirlerine her daim hissettiren; insanı şair edecek kadar güzel olandoğasıyla ruhları dinginleştiren; Anadolu topraklarıyla olan gönül bağını isehiçbir zaman koparmayan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) içleri ısıtan,sıcacık ve samimi ilçesinin adıdır Lefke… TrodosDağları’nın eteklerinde kurulan; Güzelyurt Körfezi’ne bakan yeşili başına taçyapmış; sakinliği kendine kural edinmiş; misafirlerini huzurla kucaklayan eşsizbir şehir. Denizinin gökyüzüyle el ele tutuştuğu o engin maviliğin gölgesindealtın kumsallarının güneşle yaptığı iş birliği bir yana; tarihi, cezbediciiklimi, el değmemiş doğası ve tadına doyum olmayan lezzetleriyle bu şirin ilçeAkdeniz’in üçüncü büyük adası olan Kıbrıs’ın kuzeybatısında bulunmaktadır.Yüzünü Türkiye sahillerine dönmüş olan şehrin kuzeydoğusunda ise KuzeyKıbrıs’ın bir diğer kadim ilçesi Güzelyurt yer almaktadır. Merkezî yönetimaçısından 6 ilçe ve 11 bucağa bölünen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Lefke bucağı;Bademköy, Bağlıköy, Cengizköy, Çamlıköy, Doğancı, Erenköy, Gaziveren,Günebakan, Kurutepe, Lefke, Madenliköy, Ömerli, Süleymaniye, Şirinköy, Taşköy,Taşpınar, Yeşilırmak, Yeşilyurt adı verilen yerleşim yerlerinden oluşmaktadır. Yüksekbir vadi üzerine kurulan ve tarihi oldukça eski olan bu kıdemli ilçeanlatılanlardan daha çok anlatılmayan ve anlatılamayanlarda benliğinigizlemiştir… “Kıbrıs’ın en yeşil kasabası” olarak da nitelenen ve “Sakinlikonun doğasında var.” sloganıyla sürdürülen Cittaslow (yavaş sakin şehir) üyelikçalışmaları 7 Kasım 2015'te İsveç'in Falköpingşehrinde düzenlenen bir törenle Lefke Cittaslow Ailesi’ne resmen katıldı.İtalyanca şehir anlamındaki “citta” ve İngilizce yavaş anlamındaki 'slow'kelimelerinin birleştirilmesinden doğan Cittaslow (yavaş şehir/sakin şehir)hareketinin, temelleri 1999 senesinde İtalya'da atıldı. Yeniboğaziçi’ninardından Lefke’nin de üyeliğe kabulüyle KKTC’deki Cittaslow üyesi kent sayısı2’ye yükseldi. Yavaş şehir olmanın faydaları, yavaş şehirler kendilerine has özellikleri ileziyaretçiler için alternatif bir rota oluşturuyor. Ziyaretçileri bu şehirleriyakından tanımak ve sakin birkaç gün geçirebilmek istiyor. Bu durum, şehrinekonomisine katkı sağlarken, aynı zamanda yerel değerler ve lezzetler deböylelikle korunmuş oluyor.2021 yılı sonu itibarıyla Yeniboğaziçi,Lefke, Mehmetçik ve Geçitkale belediyelerinin ardından Cittaslow üyesi olanTatlısu’nun üyeliğe kabulü ile Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yavaş şehir sayısıbeşe (5) yükseldi. Bu şehirlerdeki yaşam sürdürülebilir olmasıyla da öneçıkıyor. Hava, trafik, gürültü kirliliğinden uzak bu kentlerde, alternatifenerji, ulaşım kaynakları kullanılıyor. Ayrıca bu şehirlerde çevre bilinci veduyarlılığının da arttığı gözlemleniyor. Sakin şehir olma koşulları nelerdir? Küreselleşmeninve endüstrileşmenin birçok yerleşim bölgesini yapısal ve sosyal olarakdeğiştirdiği de göz önünde bulundurulunca bu listenin oldukça uzun olacağınısöylemek yanlış olmaz. Cittaslow unvanı almanın başlıca kriterleri şunlardır:
1. Şehrin kendi kültürünü koruması vesürdürmesi
2. Şehirde sanayi kollarından ziyadeesnaflaşma yapısının ve el sanatlarının yaygın olması
3. Global yemek zincirlerinden ziyadebölgenin kendi gastronomi kültürünü yansıtan lokantaların ve restoranların yeralması
4. Nüfusun 50 bin kişi düzeyindenyüksek olmaması
5. Bölgedeki tarihi eserlerin varlığınıkoruması, hasarlı olanların da restore edilmesi
6. Ses, gürültü, hava ve ışıkkirliliğini oluşturan etkenlerin önüne geçilmesi
7. Tarımla ve doğa ile iç içe biryaşama sahip olması
8.Bölgede yaygın olan zanaat faaliyetlerinin ve el sanatı aktivitelerininsürdürülmesi
Eşsiz güzelliğiyle medeniyetlerindikkatini yüzyıllar boyunca üzerine çekmiş olan bu bölgenin MÖ 300’lü yıllardaPtolome (Mısır) Kralı tarafından oğlu Prens Lefkon'a kendisine bir şehirkurması için düğün hediyesi olarak verildiği rivayet edilmektedir. Presinadı olan “Lefkon”- nun da yerleşim yerinin ismi olduğu ve bu ismin zamanla“Lefke” adına dönüşerek bugüne dek söylenegeldiği bilinmektedir. Efsanelerekonu olan güzelliği bir yana sahip olduğu tarihâ ve kültürel birikimle de âdetabir açık hava müzesi gibi olan Lefke’de attığınız adımlar sizi bir andabinlerce yıl öncesine götürüverir. Her bir köşesinde farklı bir zamanınkıymetlisini kucaklayan Lefke’nin tarihî ve kültürel izlerini anlayabilmek içinsahip olduğu tüm eşsiz güzellikleri ve günümüze kadar getirmeyi başardığıkültürel mirasın geçmişine kulak vererek izlerin peşine düşmek gerekir. Şehir mütevazı duruşunun ardında yatanzenginliği bizzat tarihî eserleri aracılığıyla gezginlere anlatmanın mutluluğunuhem yaşamakta hem de yaşatmaktadır. İnsanlık tarihi kadar eski bir geçmişesahip olan Lefke’de ilk yerleşim izleri MÖ 5000 yılına ait olup bu dönemin engüzel örneği Petra Tou Limnidi Adası olarak bilinen Yeşilırmak Kayası’dır. Cilalı Taş Devri’nden kalma iki adet çokilkel kulübe kalıntısının yanı sıra çakmaktaşı, iğne, çeşitli aletler veçiftçilik gereçlerinden oluşan çeşitli objelerin de bulunduğu Ada’da binlerceyıl öncesinde yaşayanların izine rastlamak heyecan vericidir. Zamanı, adeta durduranbir şehir olan Lefke nice medeniyetleri topraklarında ağırlamış ve geridebırakılan kültürel mirası da koruyup kollamıştır. Lefke tarihine adınıyazdırmış olan bu medeniyetlerden biri de Mısırlılardır. Kimi kaynakta MÖ7000’li yıllarda bölgede hüküm sürdükleri söylenilen Mısırlıların Lefke’nin yerüstü zenginlikleri kadar yer altı zenginliklerini de keşfettikleri ve o dönemdebölgede bakır madenlerini işlemeye başladıkları bilinmektedir. Bugünbahçelerinde hurma ağaçları ile dolu olan Lefke’de hurma ağaçlarınınyetiştirilmeye başlanması da bu sebeptendir. Bakır madeni işçilerine sepetsağlama amacıyla yetiştirilen hurma ağaçları, günümüzde bölgeninyetiştiriciliğini yaptığı önemli meyvelerden biri olagelmiştir. Her bir izidikkatle takip eden gezginler, tarihinin zenginliğini doğasıyla bütünleştirenender şehirlerden biri olan Lefke’yi gezerken şehir krallıklarının egemenlikizlerine rastlayınca bir başka heyecana kapılıverir. Bu dönemden günümüzeulaşan en önemli kültürel miras SoliAntik Kenti’dir. Bazilika’da yer alan ve kentin sembolü olan Kuğu mozaiğiise görülmeye değerdir. Soli Antik Kenti üzerinde yapılan kazıların her birindetarihin bir başka yüzü aydınlatılmış ve sayısız eser ortaya çıkarılmıştır.Lefke’de tarihin bir başka köşesinde ise Persler bulunmaktadır. MÖ 500’lü yıllarda Pers hâkimiyetine girenbölgede Persliler kenti kontrol altında tutabilmek adına Soli yakınlarına Vouni Sarayı’nı inşa etmişlerdir. Dörtyıl süren inşa sürecinin ardından 137 odası olan bir saray ortaya çıkmış veetrafı surlarla çevrilmiştir. Deniz seviyesinden 250 metre yükseklikte inşaedilen sarayın olağanüstü bir manzarası vardır. Gezginlerin bir an olsunfotoğraf makinelerini ellerinden bırakmadıkları Lefke gezisindeki fotoğrafkarelerinin birçoğunda Vouni Sarayı fotoğrafların arka fonunda bulunarak şehringörkemli tarihinin içinden göz kırpmaktadır. Sarayın günümüze ulaşan kültürmirası eserleri ise MÖ 380 yılında Soli halkı tarafından gerçekleştirilenyangın faciasından sonra zarar görmüş ve bir daha yenilenememiştir. Böylesinegüzel eserleri şehre miras bırakmaya çalışan Perslerden sonra bölgenin hâkimiyetbayrağını devralan Romalılar da şehrin bir başka yönünü ön plana çıkarmıştır. Yerüstü kadar yer altı zenginlikleriyle de misafirlerine cömert davranan buşehirde Romalılar bakır madenciliğini geliştirip tarım alanlarını genişletmişlerdir.Ancak çıkarılan bakırın bir süre sonra satılamaması sonucu kapatılan bakırmadenleri ve bölgeye gerçekleştirilen Arap akınları Lefke’yi derinden yaralamıştır.Açılan yaralarını yıllar içinde onarmaya çalışan şehir, bu sürecin ardından İtalyanKatoliklerinin ve Venediklilerin hâkimiyetleri ile karşılaşmıştır.Venediklilerden miras kalan tarihi Acendu Çeşmesi de 15. yüzyıldan buyana Lağuna Dağı’nın zirvesinden yamaçlarına taşınan pınar suyunu yöre insanınavuçlarına bırakıvermektedir. Tüm bu medeniyetleri topraklarında misafir edenve izlerini bugün de kültürel miras olarak sinesinde taşıyan Lefke, asıl evsahibine kavuşmanın mutluluğunu ise 1571 yılında yaşamıştır. Yavuz SultanSelim’in Mısır Seferi sonrasında Kıbrıs’ı Osmanlı Devleti topraklarınakatmasıyla birlikte Akdeniz Türk gölü hâline gelmiş olup şehir yaklaşık 300 yılboyunca huzur ve refah içinde yaşamıştır. Kendine özgün mimarisiyle Lefke’debambaşka bir hava esmektedir. Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden olanince işlemeli sundurmalı evleri, muhteşem konakları, usta ellerin ürünücamileri ve şehre hayat katan su kemerleri ile benzersiz bir ahenk oluşturanLefke, sokaklarında koruduğu bu tarihî dokusu ile geçmişe ışık tutmaya devametmektedir. 2014 yılında dakent merkezi sit alanı olarak ilan edilen bölgenin Türk kültürüne kattığı değerise paha biçilmez. Arap akınları sırasında kiliseden camiye çevrilen ve KanuniSultan Süleyman’ın veziri Pir Paşa’nın torunu Mehmet Bey tarafından da onarılanPir Mehmet Paşa Camii ile 1839’da Kıbrıs’a Tanzimat Fermanı’nıgetirirken buna karşı olanlar tarafından tesirini geç gösteren bir zehirleöldürüldüğü düşünülen Vezir Osman Paşa’nın adına yapılan kabartmaişlemelerle donatılmış Vezir Osman Paşa Türbesi de Lefke’nin günümüzeulaştırdığı kıymetli miraslar arasındadır. Türk hâ
kimiyeti ile birlikte enginliğe vedinginliğe kavuşan Lefke, 1878 yılında gerçekleşen Osmanlı-Rus Savaşı ilebirlikte İngilizlerin gizli yürüttüğü oyunlarla karşılaşmış ve Birinci DünyaSavaşı’nın ardından İngiltere tarafından ilhak edilmiştir. Savaş sırasındaİngiltere’nin esir kampı haline dönüştürülen Ada’da, sayısız Türk acımasızcaşehit edilmiştir. Anadolu’da yakılan bağımsızlık ateşine sımsıkı sarılan KıbrısTürkleri, İngilizlerin tüm engellemelerine rağmen haksız düşman işgaline karşıgöğüs göğse verilen mücadele için topladıkları yardımlarla, camilerinde okunandualarla, köy ve kentlerinde verdikleri temsillerle bu var oluş mücadelesine destekolmuştur. Böylesi bir mücadelede tüm benliğini ortaya koyanlar için TürkiyeCumhuriyeti’nin kuruluşu ise mutluluğun tarifsiz olduğu bir bayram gibidir.Bağımsızlığına düşkün Türk milletinin kurmuş olduğu devletin varlığını tümdünyaya kanıtladığı antlaşma olan Lozan Antlaşması’nda Kıbrıs, öyle acıdır kiMisakımillî sınırları dışında kalmış ve hukuki olarak İngilizlerin egemenliğialtında yer almıştır. Bu süreç sonrasında İngilizlerin sömürgelerinden biri hâlinedönüştürülen adada yüzyıllar boyunca var olan Türk kültürünün derin izlerisilinmeye çalışılmıştır. Her ne kadar buizler silinmeye çalışılsa da hiç sönmemek üzere yakılan eğitim meşalesi ile butopraklar, Türk kültürünün varlığına sahip çıkmış ve çıkmaya da devametmektedir. Millî benliğini ve bağımsızlığını eğitimin gücüyle koruyan Türkdünyasının aydın gençlerini yetiştirmenin gururunu her daim taşıyan Lefke, Türkmilletinin millî birlik ve beraberliğini sonsuza dek yaşatılacağı ülküsüylegençleri geleceğe hazırlamaktadır. Kurduğu üniversitelerle eğitim adası olarak dabilinen Kıbrıs’ta gençlerin eğitim ocaklarından biri de Lefke’de bulunan LefkeAvrupa Üniversitesidir. Bir aile sıcaklığıyla öğrencileri kucaklayan buşehir, devlet güvencesiyle öğrenim hizmetlerini sürdürmektedir. Çok sayıda alanve disiplinde çok çeşitli derecede eğitim programlarını gençlerin önüne sunan Kıbrıs,sahip olduğu doğal ve kültürel özelliklerinin yanı sıra eğitim yönüyle deoldukça rağbet görmektedir. Orta Asya’dan Kafkaslara, Orta Doğu’dan Balkanlar’ayayılan geniş bir coğrafyada var olan Türk gençlerinin yanı sıra dünyanınfarklı köşelerinden gelen birçok genci bir arada kucaklayan Lefke, uluslararasıeğitim olanakları sunarak gençlerin gelecek umutlarına katkı sağlamaktadır. Dörtbir koldan bu topraklarda varlığını koruma ve söz hakkı sahibi olduğunukanıtlayabilme mücadelesi veren Kıbrıs Türkleri Yunanistan’a karşı da çetin birmücadele örneği göstermiştir. Israrcı Yunanistan’ın saygısız, haksız ve canyakıcı tavırları karşısında tek başına kalan; ancak vakur duruşundan hiçbirzaman vazgeçmeyen Kıbrıs Türkleri, ibret dolu bir mücadelenin başkahramanıolmuştur. Verdiği sayısız canla yüreği yangın yerine dönen yavru vatanın,Kıbrıs Türk Federe Devleti olarak adını tarihe kazıması ise 1974 yılında TürkSilahlı Kuvvetlerinin gerçekleştirdiği harekât sonucunda gerçekleşmiştir. Devlet,daha sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetiadını alarak gözlerini gerçeklere kapatanlara tüm benliğiyle “Ben buradayım!”demektedir. Gözlerde yaş, yüreklerde ise açılmadık yara bırakmayan zulümlerkarşısında unutulmayan kahramanlardan biri olan Cengiz Topel, adına yaptırılananıtı ile unutulmayacak nice isimsiz kahramanın sesi olmuştur. Yavruvatanın bayrağı göğe yakın, gölgeden uzak; Türk bayrağından ve sayısız yiğittenaldığı güçle korkmadan, anlı şanlı şekilde dalgalanmaya devam edecektir! Tarihiylebütünleşen doğası ve sokaklarında köşe bucak keşfedilmeye bekleyen nice adresinev sahibi olan Lefke, oksijen bolluğuyla baş döndüren o tertemiz havası;bakmaya kıyamadığınız doğal güzellikleri; binlerce yıldır tüm cömertliğiyleocaklara aş olan verimli toprakları ile âdeta bir cennetidir. Akdeniz iklimözelliklerinin görüldüğü bölgede yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise ılık veyağışlıdır. Bulunduğu bölge itibarıyla yüksek dağları olmayan Lefke’deAkdeniz’den gelen yağışlı ve ılıman hava iç kesimlere kadar etkisinihissettirmektedir. Böylesi güzel biriklimin verimli topraklarla ve bol su kaynaklarıyla birleşimi hem fauna hem deflora bakımından zengin bir coğrafyayı bölge insanlarına hediye etmektedir.Bitki gen kaynakları bakımından oldukça zengin olan bölgede bahar aylarındaşehri sarıp sarmalayan limon ve portakal ağaçlarının çiçek kokularını takipederseniz Lefke’ nin o zengin narenciye bahçelerine erişirsiniz. Lefke’ye gelenher misafir burada yediği narenciyenin tadının başka bir yerde bulamadığınınaltını çizmeden de edemez. Bölgede ne tadına ne de kokusuna doyum olmayannarenciyenin yanı sıra ceviz, zeytin ve hurma ağaçları da yetiştirilmekte olupyetiştirilen her bir ürün de bölge insanın ekonomisine katkı sağlamaktadır.Üretime ve üretilen ürüne verilen önemi adlarına düzenlenen festivallerden deanlamak mümkündür. Lefke YafaPortakal Festivali, Lefke Ceviz Festivali, Lefke Hurma Festivali, YeşilırmakÇilek Festivali, Yedidalga Üzüm Festivali bunlardan başlıcalarıdır. Doğanınsunduğu şenliği üreticisi kadar tüketicisiyle de paylaşmaktan keyif alanLefkeliler her yıl düzenli olarak bu festivalleri gerçekleştirmektedir. Muhteşem doğa manzarası eşliğinde, kavaklarınkuşlarla birlikte söylediği şarkıları dinleyerek gerçekleştirilenturnuva ve yürüyüşlerin vazgeçilmez adresi olan şehirde golften trekkinge,festivallerden rüzgâr sörflerine ve kültür turlarına kadar birçok etkinliğekatılmak mümkündür. Kendisi küçük ancak heybesinde taşıdığı doğal vekültürel mirasın değeri oldukça büyük olan bu masalsı şehirde GemikonağıGöleti’ni, maden işletmeleri döneminden kalma eski limanı, şehrerenk katan onlarca su kemerini görmeden ve damaklarınızı şenlendirenceviz ve hurma macunlarını, benzersiz yafa portakalını, kıpkırmızı çileklerini,tatlı mı tatlı sultani ve verigo üzümlerini; tadına doyum olmayan şeftalikebabı, kızarmış hellim peyniri, mevsimi olan bahar aylarında gidersenizmolehiya ve kolakas yemekleri ve çakısdes olarak adlandırılan yeşil zeytintürünü yemeden sakın dönmeyin! Sadeliğin ve huzurun en zarif örneklerinden olan“sakin şehir” unvanlı Lefke’de damaklarınıza yaşattığınız enfes şölenin yanındaruhunuzu da doyurabilmek için şehrin unvanına yakışır şekilde hiç acele etmedengezmenin tadını çıkarın… Doğanın içine gizlediğibozulmayan mimarisiyle Lefke’yi görüp, anlattığı şehir hikayesini dinledikçeruhunuzu kaplayan her bir duygunun ayrı bir ilhama konuk olduğunu hissedeceksiniz…Bu nedenledir ki Lefke ne yazmakla ne de anlatmakla bitmez… Nice zenginliklerinsahibi olan bu güzel şehir, sahip olduğu tüm bu güzelliklerden daha fazlasınımisafirleriyle paylaşmanın sabırsızlığı içinde sizleri bekliyor…
KAYNAKLAR
Ağayev, E. (2019). Lefke tarihinden sayfalar.
Akçam, Z. (2016). Kıbrıs Şeriye Sicilleri'ndemaddî kültür unsurlarından “sundurmalar/sündürmeler”. Turkbilig/Turkoloji Arastirmalari Dergisi, (31), 33-46.
Aslanapa, O. (1975) Kıbrıs’ta Türk Eserleri, Kültür Bakanlığı Yayınları,İstanbul.
Cicioğlu, H. (2001) ‘Türkiye veKKTC’nin Coğrafi Bölge Üzerindeki Tarihi Önemi ve Yeri’ içinde Kıbrıs Meselesi,Ankara.
Eroğlu, H. (2002), Kuzey Kıbrıs TürkCumhuriyetini Yaratan Tarihi Süreç ve Son Gelişmeler, Atatürk Araştırma MerkeziDergisi, Cilt: XVIII. Sayı:54.
Gertik, A. (2018). Kıbrıs’ta birendüstriyel miras örneği “Lefke CMC madeni işçi yerleşkesi”. Yakın Mimarlık Dergisi, 1(2), 1-10.
Özakman, T. (2002), Çılgın TürklerKıbrıs, Bilgi Yayınevi.
Sakaoğlu, S., (2007), Otuz dört yıllık KıbrısHalk Kültürü Araştırmacılığımda Geldiğim Nokta.
Şentürk, E. ve Satan, A.(2012)Tanıkların Diliyle Kıbrıs. Tarihçi Kitabevi, İstanbul.
Türk Dünyası Dil ve Edebiyat Dergisi,Sayı:23.
Yılmaz, N. (2020). Kuzey Kıbrıs Lefkebölgesi yerel hurma (Phoenix dactylifera L.) genotiplerinin belirlenmesi vepomolojik özellikleri. Artvin ÇoruhÜniversitesi Orman Fakültesi Dergisi, 21(1), 68-74.
Yorgancıoğlu, O. M. (2008). Lefkesavunması ve öğretmenler. KKTC/Mağusa: Arif & Canbulat Basımevi.
https://cittaslowturkiye.org/.
https://www.lefkebelediyesi.com/.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Lefke.