KATLİAMLAR ÜLKESİ OLDUK!

14 Mart 2016 16:44 Evin GÖKTAŞ
Okunma
2011
KATLİAMLAR ÜLKESİ OLDUK!

 

 
Ankara'da meydana gelen ikinci canlı bomba saldırısı karşısında milletçe sarsıldık.
İçi patlayıcı dolu araçla yapılan katliamda 29 asker ve sivil şehit oldu.
DNA karşılaştırması sonucunda, saldırıyı düzenleyen teröristin, Abdülbaki Sömer olduğu ortaya çıktı.
 
Terör bu defa Ankara'nın göbeğinde devleti vurdu. 10 Ekim 2015 tarihinde, Ankara Garı'nda 103 sivili katleden terör, bu kez Türkiye'nin kalbi olarak bilinen Devlet Mahallesi'nde ikinci katliamını yaptı.
İçi patlayıcı dolu araçla intihar saldırısı yapan Suriye uyruklu Salih Neccar isimli teröristin, YPG'nin silahlı kanadına mensup olduğu açıklandı.  
Başkentteki askerî kurumlarda çalışan sivil personeli taşıyan 5 servis aracına, 17 Şubat Çarşamba günü saat 18.30 sularında mesai çıkışında İnönü Bulvarı üzerindeki Merasim Sokak'ta ışıklarda beklerken bomba yüklü bir araçla intihar saldırısı yapıldı.
5 aracın da infilak etmesi sonucu 29 asker ve sivil vatandaş can verdi. Aralarında bir havacı generalin de bulunduğu 61 kişi ise yaralandı.
Saldırı; TBMM, Başbakanlık, İçişleri ve Millî Savunma Bakanlıkları, Genelkurmay Başkanlığı; Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları binalarının bulunduğu bölgede düzenlendi.
Patlamanın ardından olay mahalline çok sayıda ambulans, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Hastaneye kaldırılan yaralılardan büyük bölümü ayakta tedavi edildi.
6'sı ağır 22 yaralı ameliyata alındı. Acı olayı duyduktan sonra hastanelere akın eden ölü ve yaralı yakınları fenalık geçirdi.
Bu arada ikinci ve üçüncü patlama ihtimaline karşı ana yollar trafiğe kapatıldı. Bölgede bulunan bütün kamu kurum ve kuruluşlarındaki personele uzun süre dışarı çıkmasına izin verilmedi.
Güvenlik zirvesinin yapılacağı saate yakın bir sırada meydana gelen patlama, başkentin her tarafından duyuldu. Başta TBMM olmak üzere bölgedeki bütün binalarda deprem etkisi yaratan patlama, kentte büyük paniğe yol açtı. Kızılay'daki insanlar korku ve telaş içinde sağa sola kaçışırken bir yandan da telefonla yakınlarını aradı.
 
CANİNİN KİMLİĞİ NETLEŞTİ: ABDÜLBAKİ SÖMER
Ankara'da 29 kişinin katledildiği bombalı saldırının failinin, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıkladığı YPG üyesi Salih Neccar olmadığı ortaya çıktı. Olay yerinde elde edilen DNA örnekleri ile saldırıyı üstlenen bölücü terör örgütü PKK'ya bağlı Kürdistan Özgürlük Şahinlerinin (TAK) adını “Abdülbaki Sönmez" diye açıkladığı kişinin DNA'sı karşılaştırıldı. Baba Musa Sömer ile bombacının DNA'sı uyuştu. Bu rapor ile bombacının TAK tarafından adı Abdulbaki Sönmez olarak bildirilen Abdülbaki Sömer olduğu kesinleşti. Sömer'in Suriye'de YPG saflarında çatışırken Türkiye'ye giriş yaptığı ve Gaziantep Göç İdaresi Başkanlığında kendisini Salih Neccar olarak tanıttığı ve bu şekilde verdiği parmak izinin kayıtlara geçtiği öğrenildi.
 
21 KİŞİDEN 14’Ü TUTUKLANDI
Bu arada intihar saldırısıyla ilgili 10 ayrı ilde gözaltına alınan 21 kişiden 14’ü tutuklanırken olayla ilgili ayrıntılar da netleşti.
Hâkim karşısına çıkarılan Kutbettin Onur, Metin Arslan, Muharrem Canikli, Hüseyin Karadaş, Hayrettin Tomak, Metin Onur, Bahri Deniz ve Ahmet Karaman, "devletin birliğini ve ülkü bütünlüğünü bozma, nitelikli şekilde kasten öldürme (29 kez), nitelikli şekilde kasten öldürmeye teşebbüs (81 kez), tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme" suçlarından; patlamada kullanılan aracın zanlılara satılması sürecinde rol alan Mustafa Bulut, Turgut Kahraman, İsmail İpar, Metin Cura, Hüseyin Gökduman ve Murat Karacan ise "silahlı terör örgütüne yardım etme, resmî belgede sahtecilik, kamu kurum ve kuruluşları vb. tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçlarından tutuklandı.
 
KATLİAM PLANI İNŞAATTA YAPILMIŞ
Savcılığın 14 zanlıyı tutuklamaya sevk yazısında, bombalı eylemde kullanılan 34 KK 0340 plakalı aracın firari şüpheli Hasan Avsan’dan şüpheli Metin Arslan’ın piyasa fiyatının çok altında bir fiyatla satın alındığı bildirildi.
Arslan’ın aracı önce Lice kırsalına götürdüğü, buradan Erhan (Porsipi)  kod adlı İshak Özcaptu’dan aldığı talimatlar doğrultusunda Ankara’da Kutbettin Onur’a teslim ettiği belirtildi.
Araçta kullanılacak iki plakayı temin edemeyen Metin Arslan’ın tekrar İstanbul’a gidip firari Hasan Avsan ile irtibat kurduğu aktarılan sevk yazısında, şu ayrıntılara yer verildi:
"Metin Arslan, diğer şüphelilerin temin ettiği suça konu 06 FB 3157 plakayı alıp şehirlerarası otobüs vasıtasıyla şüpheli Kutbettin Onur’a gönderdi. Şüpheli Kutbettin Onur, kırsal alanda bulunan ve bombalama eylem talimatını veren firari şüpheliler Baran kod adlı Mehmet Doğan, Erhan kod adlı İshak Özçaptu, Hoca ve Şirin kod isimli şahıslarla şüpheliler Hüseyin Karadaş ve Hayrettin Tomak vasıtasıyla bu şüpheliler tarafından kırsal alana götürülerek adı geçen şahıslarla tanıştırılıp irtibat kuruldu. Şüpheli Kutbettin Onur’a bir şahıs göndereceklerini ve bu şahsın 15-20 gün kadar şüpheli Kutbettin Onur’un çalıştığı Eskişehir Yolu’nda bulunan Ballı Kuyumcu isimli inşaatın bulunduğu yerde kendisiyle birlikte kalacağını söylediler. Bundan sonra Kutbettin Onur, Lice’den ayrıldı. Zinar kod adlı Abdülbaki Sömer veya Ali kod adlı Salih Neccar, AŞTİ’den şüpheli Ahmet Çelik’ten emaneten aldığı cep telefonuyla şüpheli Kutbettin Onur’u aradı. Adı geçen bombacı, Kutbettin Onur’un çalıştığı inşaatta kalmaya başladı. Ahmet Karaman ve Muharrem Canikli, bomba yapımında kullanılan malzemeleri kırsaldan alıp Kutbettin Onur'un çalıştığı inşaata getirdiler. Bombacı, inşaatta kaldığı dönemde bomba ve bomba düzeneklerini hazırlayarak suça konu 34 KK 0340 plakalı araca yerleştirmek suretiyle bombalı eyleme hazır hâle getirdi. Şüpheli Kutbettin ve bombacı, olay tarihi ve öncesinde olay yeri ve yakınında şüpheli Kutbettin’e ait 35 EA 9526 plakalı gri renkli 2012 model Peugeot 308 marka araçla çok sayıda keşif yaptı. Bu keşifler PTS (plaka tanıma sistemi) kayıtlarında yer almaktadır.”
 
MİT UYARDI AMA ÖNLEYEMEDİ
Katliamı gerçekleştiren canavar, Türkiye'yi kalbinden vurdu. Devletin istihbarat birimlerinin daha önce yaşanan Gar katliamında olduğu gibi görevlerini tam olarak yapmadıkları ortaya çıktı. MİT'in 17 Ocak'ta Ankara'da bu tür bir saldırının yapılabileceği uyarısında bulunmasına rağmen, şüphelileri takip edip saldırıyı önleyemediği görüldü.
 
BOMBA MAZOTLA GÜÇLENDİRİLMİŞ
Bomba uzmanı polislerin yaptığı incelemelere göre saldırıda bilyelerle güçlendirilmiş, 300 kilo TNT-RDX ve mazot karışımından imal edilen bir patlayıcı kullanıldı.
Failin üzerindeki bomba düzeneğinin, saldırıdan önce fark edilerek vurulması ihtimaline karşı özel olarak hazırlandığı, kurşun isabet etmesi hâlinde düzeneği harekete geçirecek mazot kullanıldığı bildirildi. Ölü sayısının artmasına yol açan servislerdeki yangında da mazot karışımı etkili oldu.
 
KATLİAMLAR ÜLKESİ OLDUK
Türkiye son yıllarda adeta katliamlar ülkesi hâline geldi. En son 10 Ekim 2015'de Ankara Garı'nın önünde 103 kişinin öldüğü canlı bomba eyleminin ardından 4 ay sonra başkent yeni bir katliama daha sahne oldu.
- Mavi Çarşı: Kadıköy-13 Mart 1999, 13 kişi öldü. Eylemi PKK yaptı.
- Neve Şalom ve Bet İsrail Sinagogu: İstanbul-15 Kasım 2003. 27 kişi öldü. Eylemi El-Kaide üstlendi.
- HSBC ve İngiliz Konsolosluğu: İstanbul – 20 Kasım 2003. 30 kişi yaşamını yitirdi. Eylemi El-Kaide üstlendi.
- Anafartalar Çarşısı: Ankara-22 Mayıs 2007. 6 kişi öldü, Eylemi PKK'lı Güven Akkuş gerçekleştirdi.
- Güngören Saldırısı: İstanbul-27 Temmuz 2008. 5'i çocuk 18 kişi öldü. Eylemi PKK üstlendi.
-Kumrular: Ankara - 20 Eylül 2011. 3 kişi öldü.
- Reyhanlı: 11 Mayıs 2013. 52 kişi öldü. IŞİD'in veya Esad rejimi tarafından düzenlendiği iddia edildi. Eylemi üstlenen olmadı.
- Sultanahmet: İstanbul- 6 Ocak 2015. 1 polis şehit odu. Eylemi IŞİD üstlendi.
- Diyarbakır: 5 Haziran 2015. 5 kişi öldü. Eylemi IŞİD'in yaptığı iddia edildi.
- Suruç: 10 Temmuz 2015. 34 kişi öldü. IŞİD'in düzenlemiş olabileceği ileri sürüldü.
- ABD Başkonsolosluğu: İstanbul-10 Ağustos 2015. Saldırgan DHKP-C üyesi çıktı.
- Ankara Garı: 10 Ekim 2015. 103 kişi hayatını kaybetti. Hükûmet PKK ve IŞİD'i suçladı. Daha sonra IŞİD'in yaptığı ortaya çıktı.
- Sultanahmet: İstanbul- 12 Ocak 2016. 11 kişi öldü. Eylemi Suriye kökenli saldırgan düzenledi.
- Devlet Mahallesi: Ankara- 16 Şubat 2016. 28 kişi öldü. Eylemi, TAK üstlendi. Ancak Başbakan
Davutoğlu, eylemi gerçekleştiren Salih Ceddar'ın YPG ve PYD bağlantılı olduğunu açıkladı. 
 
“GÜVENLİK ZAFİYETİ” TARTIŞMASI
Ankara'da yaşanan ikinci katliamdan sonra muhalefet partileri, "güvenlik zafiyeti"ni gündeme getirdi. CHP ve MHP liderleri hükûmete yönelik sert eleştirilerde bulundu.
4 ay içinde toplam 181 kişinin öldüğü ve yüzlerce kişinin yaralandığı katliamlardan sonra ne bir istifa oldu ne de sorumluluk üstlenildi.