MHP Genel Başkanı Semih Yalçın'dan Koray Aydın'a sert tepki: "İP'İN SÜMBÜL AĞA’SI, AKIŞKAN, CIVIK"

07 Eylül 2018 14:33 Yeni Düşünce
Okunma
1174
MHP Genel Başkanı Semih Yalçından Koray Aydına sert tepki: İPİN SÜMBÜL AĞASI, AKIŞKAN, CIVIK

MHP Genel Başkanı Semih Yalçın'dan Koray Aydın'a sert tepki:
"İP'İN SÜMBÜL AĞA’SI, AKIŞKAN, CIVIK"
AHMET DENİZ AĞCA
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, " İP'in Sümbül Ağa’sı Koray Aydın; hanım sultancığı 24 Haziran’da sörf tahtasından düşeli ne yapacağını, nereye huluskârlık edeceğini, kime çemkireceğini kime yağdanlık edeceğini bilemeyip şaşkın vaziyete düşmüştür." dedi.
Koray Aydın'ın, MHP Lideri Devlet Bahçeli ile ilgili sözlerine sert tepki gösteren Yalçın, şu açıklamayı yaptı:
"İP siyaset sahnesine çıktıktan sonra hızla yönetim kademesine harem ağası atama kararı alıp uygulamaya koymuş, hanım sultancığın başağası konumuna da Koray Aydın getirilmişti. Lakin İP’in Sümbül Ağa’sı Koray Aydın; hanım sultancığı 24 Haziran’da sörf tahtasından düşeli ne yapacağını, nereye huluskârlık edeceğini, kime çemkireceğini, kime yağdanlık edeceğini bilemeyip şaşkın vaziyete düşmüştür. İP'in başağası; sonunda, televizyon dizilerine ilham veren harem entrikalarının güncel senaryosunu yazmaya soyunmuş, sonra da siyaset devşirmeleriyle birlikte sahneye koyup kamuoyu önünde onayarak zevahiri kurtarma çabasına girmiştir. Bugün haddini aşarak sayın Genel Saşkan’ımıza milletvekili borsasını açmak gibi bir seviyesiz suçlamada bulunmuştur. Aslında borsa, finans ve akçeli işlerden en iyi anlayan kendisidir. Bilindiği gibi Türk yargısı Türk milleti adına karar verir. Yani gerek bağımsız mahkemeler gerekse Yüce Divan millet adına karar verir. O hâlde Yüce Divan maşerî vicdandır. Asıl olan Yüce Divanda değil maşerî vicdanda aklanmaktır. Mesele şudur: Lider zannedip peşine takıldığı kimesnenin Pensilvanya madeninden basılmış 'kalp sultan' olduğu ortaya çıkınca telaşa kapılan başağa; içine düştükleri âciz, perişanlık ve çıplaklığı örtmek için MHP gibi bir siyaset kalesinin gölgesine saklanmaya çalışmaktadır. Seçmenin siyaseten hadım ettiği devşirme takımını etrafına toplayarak yaptığı son açıklama esnasında Başağa Koray Aydın'ın, Sayın Genel Başkan’ımızın adını anmış olması, pespaye bir harem entrikasıdır. 8. başağa, aklınca MHP’yi ve onun saygın liderini siyasi tartışmaların parçası hâline getirerek durumu kurtarma derdindedir. Başağa Aydın’ın hanım sultanın kapısında Sayın Genel Başkan’ımızın ismini sahte bir gafla zikrederek yuhalatmaya cüret etmesinin şuuraltı planında, denaet ve zilletten beslenen dönme ve devşirme psikolojisi yatmaktadır. Başağa, gazetecilerin sorularını cevaplandırırken de 'kendini anlatan insan' sıfatıyla 'mikser' kelimesini sarf etmiştir. 'Mikser' kelimesi Koray Aydın'ı hülasa etmeye kâfi gelmemekle birlikte, onun 'yumuşak oyun hamuru 'slime' gibi akışkan ve cıvık' politik duruşunu Türkçemizde tasvir ve tarif edecek çok sayıda tanım ve terim bulunmaktadır. Bunlar arasında, 'yazısı turası silinmiş', 'içine girdiği her kabın şeklini alabilen', 'yumuşakça' gibi terim ve tanımlamalar da yer almaktadır."
HALK DEZDİNDEKİ GÖRÜNÜRLÜĞÜ VE İTİBARI SİLİNMİŞTİR
Koray Aydın'ın, halk nezdindeki görünürlüğü ve itibarının kalmadığını ifade eden Yılçın, şunları kaydetti:
"Halk nezdindeki görünürlüğü ve itibarı öylesine silinmiştir ki Başağa Koray Aydın, artık politika aynasında bile seçilememektedir. Öyle anlaşılmaktadır ki MHP’de tutunamayıp Pensilvanya’nın İP’ine sarılanların, Sübhaneke boncuğu gibi İP’e dizilenlerin, millî irade marifetiyle defterleri dürülüp sandığa kaldırılınca politikada yaşadığı büyük hayal kırıklığı, orada toplanan bazı zayıf karakterlilerin zaaflarını da büsbütün büyütmüştür. İhanetin vefasının, bozgunculuğun adaletinin olmadığı bir defa daha anlaşılmıştır. Fitne ve fücurun ismetinin, liyakatsizliğin değerinin olmadığı ayan beyan ortaya çıkmıştır. Aptalca kullanılmanın tazmininin, kirli hesaplara kurban gitmenin telafisinin olmadığı acı surette görülmüştür. MHP'nin, saflarında konuşlanmış bozguncular güruhunu temizlemekle ne kadar 'iyi' ettiği açık şekilde gözler önüne serilmiştir. Vaktiyle MHP'de fitne borusunu üflemek üzere kendilerine Dırar Mescidinin imamlarını örnek alanların, aramızdan temizlenmesinin ne kadar hayırlı olduğu anlaşılmıştır. Öyle görünmektedir ki cadı kazanının kaynadığı bu parti, siyasette bozgunculuğun adı ve adresi olmakla kalmayacak, yönetim güruhu da kendi içinde birbirini yemeye devam edecektir. İP; istisnalar hariç, her gittikleri yerde maraza çıkaran, bozgunculukta mahir, yalancılıkta usta, palavracılıkta avcılardan bile üstün politika tiplemeleriyle dolu bir siyasi kurumdur. İP'in önde gelenlerinin mizaçları, huyları ve seciyeleri; fısk ve fücura müsaittir. Bunun içindir ki Türk milleti, fesada uğratmak istedikleri camiamızdan tart edildikleri hâlde cibilliyetleri icabı partimize ve Sayın Genel Başkan’ımıza saldırmaya devam eden dönme ve devşirmeleri 'zamanın değirmeni'ne yollamak üzere hanım sultancığın çeyiz sandığına istif etmiştir. Bilinmelidir ki MHP'nin gölgesinde siyaset yaparak ayakta kalmaya çalışanlar, o yaman gölgenin ağırlığı altında ezilmekten kurtulamayacaklardır."