MHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI E. SEMİH YALÇIN’LA SÖYLEŞİ

14 Nisan 2014 16:59
Okunma
1577
MHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI E. SEMİH YALÇINLA SÖYLEŞİ

MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. E. Semih Yalçın:

“Başbuğ Alparslan Türkeş’in ortaya koyduğu temel ilkelerden bugüne kadar hiçbir sapma ve değişiklik olmamıştır.”

 
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Prof. Dr. E. Semih Yalçın, merhum Başbuğ Alparslan Türkeş’in kişiliği ve MHP’ye miras olarak bıraktığı Türk milliyetçiliği ülküsü hakkındaki sorularımızı cevaplandırdı.

Türk milliyetçiliğini bizzat merhum Başbuğ Alpaslan Türkeş'ten öğrendiği için kendisini çok şanslı ve bahtiyar hissettiğini belirten Yalçın, Türkeş'le lise yıllarında tanıştığını ve daha sonraki yıllarda da zaman zaman görüşüp konuştuğunu söyledi.

Genel Başkan Yardımcısı Yalçın, Başbuğ Alpaslan Türkeş'le çarpıcı anılarını ilk kez okuyucularımız için paylaştı.

Yalçın, şöyle konuştu:

"Rahmetli Başbuğ ile ilk tanışmam 1973 yılında Ankara Aydınlıkevler semtinde daha önceden açılmış olan Büyük Ülkü Derneği'nde oldu. Dernek dediğimiz de sadece bir tabela. O yıllarda Aydınlıkevler Lisesi öğrencisi idim. Lisemizin hemen karşısında Aydınlıkevler semtinin içinde küçük mütevazı, adeta bir dükkanı andıran derneğimiz vardı. Dernek yeni olduğu için gideni geleni genç kuşaktandı; ama oldukça azdı. Bir defa lisedeyiz haber verdiler, 'Başbuğ gelecek.' diye. Öyle olunca çok heyecanlandık. Hemen teşkilatımızda bir hazırlık yaptık. Oturacağı köhne bir masa ve tahta sandalyeler hazırladık. Kendileri arabasını bizzat sürerek gelmişti. Tek başına idi. Gök mavisi bir Amerikan arabası vardı. Hayal meyal hatırlıyorum. O dönemi yaşayanlar çok iyi bilirler. Geldiğinde biz sıraya girmiştik. Hepimizle tek tek tokalaştı. Sonra içeride kürsüye, masaya geçip bizlere hitap etti. Hepimiz lise öğrencisi idik. Hepimizle ayrı ayrı ilgilendi. Orada hepimize bir ufuk çizdi. Küçük bir seminer verdi âdeta. Ülkenin içinde bulunduğu durumu izah ederek, Ülkücülerin daha o yıllarda ne yapması gerektiğini ifade etmeye çalıştı. Kendisinin hitabeti oldukça güçlü idi. Karizmatik kişiliğinden, bilgeliğinden kaynaklanan kitleleri tesir altına bırakma gibi bir özelliği vardı Merhum Türkeş Bey'in. Orada ilk kez bunu hissettim. Başbuğ Türkeş'ten bütün arkadaşlarla birlikte çok etkilenmiştik. Kendilerini ismen tabii ki biliyorduk. Ama ilk defa görmem orada oldu. Bizim gençlik teşkilatlarımızın hepsinde lider olarak Rahmetli Türkeş Bey kabul edilir ve öyle de bilinirdi. Orada onu hep birlikte yaşamış olduk. Kendileri ile tanışmam bu şekilde oldu. Daha sonra ilerleyen tarihlerde zaman zaman Türkeş Bey'le görüştük ve konuştuk."...