DEVLET BAHÇELİ: SESSİZ ÇOĞUNLUK TÜRKİYE'DE GÜÇLÜ BİR MHP'NİN VARLIĞINI ORTAYA KOYACAK

31 Ağustos 2018 15:35 Ahmet Deniz AĞCA
Okunma
1265
DEVLET BAHÇELİ: SESSİZ ÇOĞUNLUK TÜRKİYEDE GÜÇLÜ BİR MHPNİN VARLIĞINI ORTAYA KOYACAK

MHP Lideri Devlet Bahçeli, partililerle bayramlaştı
DEVLET BAHÇELİ: SESSİZ ÇOĞUNLUK TÜRKİYE'DE GÜÇLÜ BİR MHP'NİN VARLIĞINI ORTAYA KOYACAK

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "MHP’liler cumhurbaşkanı adayı olarak Recep Tayyip Erdoğan’a oylarını kullanacak, cumhur ittifakında oyunu kullanırken de ittifakı oluşturan siyasal kimliğini koruyarak ilk defa Türkiye’de bir ittifak yapısı içerisinde varlığını sürdürmek isteyen MHP’ye oy vereceklerdir. Bunu hiç kimse engelleyemeyecektir." dedi.
Bahçeli MHP Genel Merkezinde partililerle bayramlaştı. Bayramlaşmada yaptığı konuşmada Bahçeli, “Bu seçimlerde halkla yüz yüze, kol kola, el ele bir çalışma dönemi başlatmış olan milletvekili adaylarımız ve teşkilatlarımız umuyorum sessiz bir çoğunlukla TBMM’de güçlü bir MHP’nin varlığını ortaya koyacaklardır. Hepsine şimdiden başarılar diliyorum.” diye konuştu.
Seçim yaklaştıkça MHP'yi yönelik karara propagandaların arttığına dikkat çeken Bahçeli, şunları kaydetti:
"Seçim yaklaştıkça kara propaganda fitne fesat medya ve diğer araçlarla özellikle MHP üzerinde önemli bir kurgular yapmakta ve bazı değerlendirmeler içerisinde bulunarak MHP’yi yok farz etmekte veya sıfırın altında bir rakam akıllarına gelmiş olsa onu tekrarlayarak kamuoyunu aldatmaya çalışmaktadırlar. Bunlar 24 Haziran sabahı seçim sandığına gidip gitmeyeceği şüpheli olan insanlar, kime oy vereceği meçhul insanlar Allah nasip ederse 24 Haziran saat 12’den sonra her biri şaşkın ördeğe dönecek ve MHP’nin varlığını göreceklerdir. Öte yandan bu fitne ve fesat son günlerde değişik üsluplarla yaygınlaşmakta bütün bunlara karşılık MHP cumhur ittifakını oluşturan iki partiden bir tanesidir. Cumhur ittifakının adayı ise Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Dolayısıyla MHP’liler Cumhurbaşkanı adayı olarak Recep Tayyip Erdoğan’a oylarını kullanacak, cumhur ittifakında oyunu kullanırken de ittifakı oluşturan siyasal kimliğini koruyarak ilk defa Türkiye’de bir ittifak yapısı içerisinde varlığını sürdürmek isteyen MHP’ye oy vereceklerdir. Bunu hiç kimse engelleyemeyecektir. Değişik usullerle arkadaşlarımızı zihnî kargaşaya sürüklemek isteyenler burada gerçeği yine 24 Haziran saat 12’de en geç görmüş olacaklardır.”
Özellikle bir konunun altını çizmek istediğini ifade eden Bahçeli, şöyle konuştu:
"Bu seçimin önemi buradadır. Bu seçimin arka planı Türk milletinin geleceğidir, Türk milletinin teminatıdır. Cumhuriyet’in ilanından sonra çok partili siyasi hayata geçilmiştir. Parlamenter sistem olarak nitelendirdiğimiz bu yapı 71 yıldan beri uygulanmaktadır. 71 yıl sonra ilk kez bir anayasa değişikliği, arkasından bir halk oylaması ve alınan karar gereği 24 Haziran’da da Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçiş projesi hayata geçmiş olacak. Dolayısıyla bu seçim diğer seçimlerden farklıdır. Türkiye’de Cumhuriyet rejimini değiştirmeyen ama 71 yıllık sistemi seçimi gözden geçirerek geleceği kucaklayan bir Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine bu milleti geçirecektir. Onun için Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi bekamız, güvenliğimiz, geleceğimiz, ekonomik büyümemiz, milletçe yükselişimizin bir dönüm noktası olacaktır. Bu seçimlerin milletimize hayırlı uğurlu olmasını Cenabıallah’tan niyaz ediyor, burayı şereflendiren arkadaşlarımızın yarından itibaren 8 gün var. 8 gün kimi görürlerse, ‘Selamünaleyküm, aleykümselam, 24 Haziran’da seçime gideceğiz, 24 oyla gelmeye söz veriyor musunuz?’ diyerek oylarımızı daha çok artıracak bir çalışmaya gireceklerdir.”
KANDİL'DE TÜRK BAYRAĞI DALGALANMALI, TERÖR KAMPLARI İMHA EDİLMELİ
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ramazan Bayramı sebebiyle yayımladığı mesajında da "Şunu açıkça ifade etmek isterim ki, Kandil'de Türk bayrağı dalgalanmadıkça, Suriye ve Irak'taki terör kampları imha edilmedikçe Türk milletine ve bölge halklarına huzur, dirlik ve güvenlik gelmeyecektir." dedi.
Bahçeli'nin bayram mesajı şu şekilde:
"Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem azabından kurtuluş olan mübarek ramazan ayını geride bırakarak bayram günlerine ulaşmış, bulunmaktayız. Cenabıallah'tan, onun rızasını kazanmak amacıyla tuttuğumuz oruçların, samimiyetle gerçekleştirdiğimiz ibadetlerin kabulünü niyaz ediyorum. Ramazan, nefsin terbiyesiyle birlikte, fiziki açlığın manevi doygunlukla telafi edildiği, amellerin halis niyetlerle tazelenip tahkim edildiği sabır ve tevekkül ayıdır. Hemen ardından karşıladığımız bayram ise gönüllerin hürmet ve hatırlatmayla coştuğu, küslük ve dargınlıkların kavuşma ve kucaklaşmayla onarıldığı barış, kardeşlik, vuslat iklimidir. Bayramlar Türk - İslam ahlakının yaşanıp yaşatıldığı manevi ve kültürel bir varlık alanı, ortak hatıra ve hedeflerimizin nefes aldığı buluşma ve kavuşma sahasıdır. Ne var ki Türkiye'nin bekası sağlama alınmadıkça, İslam dünyası huzur ve istikrara kavuşturulmadıkça sevinçlerimizin bir yanı buruk, umut ve hayallerimizin bir tarafı buhranlıdır. Türk - İslam coğrafyasını mesken tutmuş kanlı hesaplaşmalar bayramlarımızı gölgelemekte, masum ve günahsızların yüreklerimizi tırmalayan çığlıkları devasa acıların âdeta özeti olmaktadır. Hem Türkiye hem de komşu ülkeler zalimlere taşeronluk yapan kiralık cinayet ve terör örgütlerinin uzun süredir hedefindedir. Figüranları zamana göre değişen ve değiştirilen dağılma ve parçalanma senaryoları ısrarla, inatla ve istikrarlı şekilde tedavülde tutulmaktadır. Şunu açıkça ifade etmek isterim ki, Kandil'de Türk bayrağı dalgalanmadıkça, Suriye ve Irak'taki terör kampları imha edilmedikçe Türk milletine ve bölge halklarına huzur, dirlik ve güvenlik gelmeyecektir. Filistin topraklarındaki İsrail terörü sona ermedikçe, İslam toplumları üzerindeki işgal vesayeti son bulmadıkça hiç kimse hiçbir ülke güvende olamayacak, geleceğe umutla bakamayacaktır. FETÖ, PKK, PYD gibi insanlık suçlusu cani örgütler bütünüyle tasfiye ve telin edilmeden ne Türkiye ne de insanlık huzur yüzü göremeyecektir. Ülkemizin yegâne amacı bekamıza yönelmiş ağır husumet ve huşunet varlığını kaynağında yok etmek olmalıdır. Üzerinde yaşadığımız coğrafyada ebedi olmanın başka çaresi de yoktur. 15 Temmuz FETÖ işgal kuşatmasını yaran Türk milleti, 16 Nisan 2017'de sistemsel prangalarından kurtularak beka, güven ve esenliğe doğru kararlı bir adım atmıştır. Bu adım, cumhur ittifakı sayesinde gelecek asırlara damga vuracak, istikamet çizecektir. Beklenti ve ümidimiz budur. Türk milleti 24 Haziranla birlikte 2023 hedeflerine kilitlenerek kutlu ve kurtuluşu temin edilmiş parlak bir istikbalin yörüngesine girecektir. Türkiye'yi denenmiş ve başarısız olmuş senaryoların karanlığına çekme gayretleri ise tam manasıyla siyasi gericiliktir, Türkiye'nin gelecek ufkunu gölgelemektir. Aziz milletimiz kendi kaderini tayin hakkına yapılan suikast girişimlerini öngörü ve ferasetiyle boşa çıkaracak, ülkemizin millî ve tarihsel mirasına dört elle sarılacaktır. Sokak arası diplomasi ve karanlık görüşmelerle 15 Temmuz'un rövanşına yığınak yapanların milletimizden yiyeceği tokadın sesi Pensilvanya'dan duyulacak, Kandil'den yankılanacaktır. Toplumsal zeminde kök tutmuş cumhur ittifakı Türkiye'nin bekasını, Türk milletinin güvenlik ve selametini muhafaza iradesine sahiptir ve bunu başarmaya da kararlıdır, azimlidir. Tedbir ve gayret bizden, teveccüh ve takdir büyük Türk milletinden, yardım ve himaye Yüce Allah'tandır. Bu duygu ve düşüncelerle muhterem vatandaşlarımızın ve Türk-İslam âleminin Ramazan Bayramını içtenlikle tebrik ediyor, her günümüzün bayram havasında geçmesini diliyorum."