NİZÂM-I ÂLEM İ’LÂ-YI KELİMETULLAHÜLKÜSÜ VE NESLİN MUHAFAZASI
Müh.Taner TEBER – 25.07.2023
Oğuzlariçin hangi yöne gidilirse gidilsin hedefleri ve kazandıkları zaferleri temsileden Kızılelma Ülküsü, Büyük Selçuklu İmparatorluğu ve Osmanlıİmparatorluğu’nda “Türk Cihan Hâkimiyeti” ve “Nizâm-ı Âlem İ’lâ-yi KelimetullahÜlküsü” hâlini almıştır. Orta Asya’dan Avrupa içlerine kadar gelerek birmedeniyet inşa eden ve adil yönetimiyle dünyaya nizâm veren Türk milleti, bugünde mazluma Yusuf, zalime Yavuz olmaya devam etmekte ve Kızılelma ülküsüne doğrukararlı adımlarla yürümektedir. Berlin Duvarı’nın yıkılması ile Soğuk Savaş Dönemi’ninnihayete ermesi ve çok kutuplu yeni düzende ortaya çıkan ve 12 Eylül 1980 Darbesisonrası ülkemizde de faaliyetlerini hızlandıran “küreselci” anlayış, 21.Yüzyılın ilk çeyreğinde hem nizâmi hem de gayrinizâmi saldırılarıyla dünyayıhem fiziken hem de mânen tahrip ederek tek tipleştirilmiş bir toplumsal düzenkurmaya çalışmaktadır. Ulus devletleri, kültürel farklılıkları, dini kimlikleri,dil zenginliğini yok ederek “dünya vatandaşlığı” kavramını yeni medya, sosyalağlar, video oyunları, dijital platformlar, filmler, diziler hatta hazırgıdalar ve tarladaki buğday tohumu vasıtasıyla ortadan kaldırmayı planlamakta;ahlaksız, benci, bencil, şeffaflık ve özgürlük adı altında yeni nesil birkölelik sistemi tasarımına girişmiş bulunmaktadır. Özetlemeye çalıştığımız butehditler bizim gibi binlerce yıllık tarihe, kültür birikimine ve dil zenginliğinesahip, kut’lu bir millet için derhâl önlem alınması ve bertaraf edilmesigereken öncelikli millî güvenlik sorunlarındandır.
Mete Han, BilgeKağan, Çağrı ve Tuğrul Beyler, Sultan Alparslan, Osman Bey, Fatih Sultan MehmetHan, Kanuni Sultan Süleyman, Mustafa Kemal Atatürk, Alparslan Türkeş ve DevletBahçeli Beyefendi gibi Nizâm-ı Âlem İ’lâ-yi Kelimetullahalküsünün yol başçısı olmuş nice nesilleri yetiştiren dinî, millî ve kültüreliklimimiz tehdit altındadır. Bu tehditten mütevellit, ıslıklı okları ile devletbekası için kimsenin gözünün yaşına bakmayan, milleti bir bayrak altındatoplayan, töreyi yüzyıllar önce taşlara yazdıran, Anadolu’yu bize yurt yapan,cihan imparatorlukları kuran, gemileri karadan yürüten, Peygamber Efendi’mizin(SAV) övgüsüne mazhar olan, Avrupa içlerine kadar yürüyen, yedi düveli dizegetiren, yeniden devlet kuran, terör örgütlerine, iç ve dış hainlere, çetelerenefes aldırmayan ve Turan yolunda, Nizâm-ı Âlem İ’lâ-yi Kelimetullah davasıylayürüyüşüne devam eden bu milletin çocukları hakikatsizleştirilme,ülküsüzleştirilme, dinsizleştirilme, dilsizleştirilme ve ahlaksızlaştırılmatehlikesiyle karşı karşıyadır. Bu yüzdendir ki bugün Kızılelma, “neslinmuhafazası”dır; damarlarımızdaki asil kanın korunması, dilimize sahipçıkılması, ilim ve irfan yolunda kendikültürüne âşık, evrensel kültür ile barışık ve bilgi itibariyle evrensel, yöntem itibariyle yerli ve millînesillerin yetiştirilmesidir. Aile kurumunun ve yeni nesillerin muhafazasındaMüslüman Türk kimliğine, çağın dayatma ve zorlamalarına, hatta hor görülmeyeasla aldırış etmeden, özgüven eksikliği göstermeden sahip çıkılması gerekmektedir.Bu zaruret neticesinde ebeveynler, devletimizin tüm kurumları, Türk aydın vemütefekkirleri, sivil toplum kuruluşları neslin muhafazası ülküsüne sahipçıkmalı, Türk gençliğinin karşı karşıya olduğu mevcut ve gelecekteki tehlikeleriobjektif, devşirme ideolojilerden arınmış, millî bir metot ile tespit etmeli veevin içerisinden okula, sokaktan ekranlara kadar gereken tüm önlemleralınmalıdır. Batının fuhuş, alkol, uyuşturucu ve sapkın akımlar bataklığındadebelenen yozlaşmış yapısının teknoloji, bilim ve özgürlük gibi abartılı, süslüambalajlar içerisinde Türk gençliğine pazarlanmaya çalışmasının önüne geçmekiçin irade gösterilmesi şarttır. Ecdat şahin toplarını dökerken, gemilerikaradan yürütürken de çağın en ileri ilmine sahipti ancak Fatih olmak için yalnızcateknolojinin yeterli olmayacağına Sultan II. Mehmet’e kadar fethedilemeyenİstanbul şâhittir. Kültürümüz bu sırlı hadiselerin örneklerini ve izahlarını MüslümanTürk kimliğinde barındırmaktadır. Öyle ki Cumhuriyet’imizin yüzüncü yıldönümünü kutlamaya hazırlandığımız bugünlerde devletimizin yaptığı millî teknolojihamlesinin gecikmişliği ilme, fenne uzaklığımızdan ziyade, 12 Eylül 1980 Darbesisonrası uygulanan ve Müslüman Türk kimliğine kasteden, ahlak dışı, pornografikpolitikalarla yetişen, kutuplaştırılan, öz kimliğine yabancılaşmış, yolunukaybetmiş hatta Mankurtlaşmış idareciler sebebiyledir. Bugün millî teknolojihamlesinin baş aktörleri Müslüman Türk kimliğinin tanımladığı inanç ve düşüncesisteminde yetişmiş ve yaşayan insanlardır. Darbe sonrası popüler kültür adıaltında pompalanan yozlaşma, bugün sosyal medyanın istismar edilebilirliğikullanılarak çok daha hızlı bir biçimde çocuklarımızı etkisi altına almakta vezehirlemektedir. Esmaü’l Hüsnâ’nın zikredilmediği, Türk töresinin terk edildiğievlerde sevgiden mahrum çocuklar yetiştirilmekte ve bu çocuklar ekran bağımlılığı,çıplaklık, alkol, sigara ve uyuşturucu kullanımı ile Lût kavmi sapkınlıklarınınbir benzerinin pençesine bırakılmaktadır. Küreselci çete, çocuklarımızın anlam değer dünyasını yok etmektedir. Buyüzdendir ki madem Kızılelma, Nizâm-ı Âlem İ’lâ-yi Kelimetullah Ülküsüdür,Kızılelma’ya doğru yürüyecek olan nesli ve sonraki nesilleri İslamiyet’e veTürk kültürüne aykırı bütün akımlara, ideolojilere ve dayatmalara karşı korumakönceliğimiz olmalıdır; bugün Kızılelma, neslin muhafazasıdır.
Saygılarımlaarz ederim.