ÖLÜM YILAR; FIRAT YILMAZ: AY’I GÖSTEREN MILLIYETÇI ÜLKÜCÜ ŞEHIDIMIZ FIRAT YILMAZ ÇAKIROĞLU

31 Temmuz 2024 12:32 Ahmet AKBAYIR
Okunma
205
ÖLÜM YILAR; FIRAT YILMAZ: AYI GÖSTEREN MILLIYETÇI ÜLKÜCÜ ŞEHIDIMIZ FIRAT YILMAZ ÇAKIROĞLU

ÖLÜM YILAR; FIRAT YILMAZ: AY’I GÖSTEREN MILLIYETÇI ÜLKÜCÜ ŞEHIDIMIZ FIRAT YILMAZ ÇAKIROĞLU
Öğr. Gör. Ahmet AKBAYIR
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Bilge Lider’imiz Sayın Dr. Devlet BAHÇELİ’nin ‘Ege Üniversitesi Öğrencisi Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU’nun Şehit Edilmesiyle’ ilgili 21 Şubat 2015tarihinde yayımladıkları yazılı basın açıklaması:
“Milliyetçi-Ülkücü Hareket yeni ve tarifsiz bir acıyla karşı karşıyadır. Üniversite kampüslerine yuvalanmış eli kanlı teröristler gencecik bir evladımızı, kalbi vatan aşkıyla çarpan bir Ülküdaşımızı, henüz hayatının baharında bir millet sevdalısı fidanımızı katletmiştir. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun PKK’lı caniler tarafından bıçaklanarak hunharca şehit edilmesi hepimizin yüreğini alev alev yakmıştır.”
1 Ocak 1991 yılında Konya’nın Akşehir ilçesinde doğan Milliyetçi Ülkücü şehidimiz Rahmetli Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU Fuat Mahir Çakıroğlu ile Özlem Çakıroğlu çiftinin tek evladıydı. 1996 yılında öğretmen olan annesi Özlem Çakıroğlu’nun Diyarbakır’a tayini üzerine çocukluğunu ve ilkokul yıllarını Diyarbakır’da geçirdi. Aslen 30 Aralık 1990 Konya Akşehir doğumludur lakin eğitim hayatında sene kaybetmemesi için 1 Ocak 1991 tarihinde nüfusa kaydedilmiştir.
Babası, askerde olduğu için oğlunun doğumuna şahit olamamıştır. 8 ay sonra oğlunu görebilen Fuat Mahir Bey, oğlunu “zeki, akıllı, çok hareketli” olarak hatırlamakta ve anlatmaktadır. Fuat Mahir Bey askerden dönünce İzmir’e yerleşiyorlar. 1995 yılına kadar İzmir’de yaşayan aile, öğretmen olan anne Özlem Hanım’ın tayini dolayısıyla Diyarbakır’a yerleşmişler ve 5 yıl Diyarbakır’da ikamet etmişlerdir. Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU İlkokulu tamamlamıştır. Özlem Hanım 2004 yılında Almanya’ya Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU, babasının yanında kalmayı tercih ediyor ve lise hayatına babasının yanında, Akşehir’de devam ediyor. Aradan 2 yıl geçtikten sonra, 2006 yılında Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU, annesinin yanına Almanya’ya gitme kararı alıyor.
İki yıl annesiyle Almanya’da kalan Ülkücü Şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU, 2008 yılında tekrar Türkiye’ye dönüyor. Lise eğitimini açıktan tamamlayıp hayali olan tarih bölümü için hazırlanmaya başlıyor ve üniversite sınavına giriyor. İlk sene istediği bölümü kazanamayan Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU, tekrar üniversite sınavına hazırlanıyor ve ikinci yılında 2. tercihi olan İzmir Ege Üniversitesi Tarih bölümünü kazanıp kayıt yaptırıyor. Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU lise çağlarında arkadaşıyla otururken ayı göstererek “Öyle bir şey yapacağım ki oraya ilk çıkan insanın ismi nasıl unutulmuyorsa benim ismim de öyle unutulmayacak.” diyor ve yine bu ifadesiyle geleceği hissedişini gözler önüne seriyor.
Arkadaşlarının ifadesiyle Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU mizah anlayışı olan, insanları güldüren ve zeki bir insandır. Çok yakın arkadaşı olan Mahir ile yan yana geldikleri zaman sürekli neşeli olurlar ve yine arkadaşlarının ifadeleriyle aralarında en yakışıklı olanın Ülkücü Şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU olduğunu söylerler. Her zaman boşa da ‘Biz çirkin çocuklardık en yakışıklımızı şehit ettiler.’ diye tekrarlıyorlar. Sürekli okuyan biri olan Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU her ideolojiden eserler okur ve fikirlerini ona göre belli eder, ideolojik tartışmalara ona göre girer ve derslerini de hiç ihmal etmeyen biri olması şuradan da açıkça bellidir; bölüm birincisi Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU’dur. Birçok arkadaşı gibi o da lisans hayatı sonrasında akademik kariyer planlıyor ve kitap yazmak için çalışmalar yaptığını yine yakın arkadaşları aktarmışlardır. Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU arkadaşlarına çok düşkündü. Onlar için elinden gelen her şeyi yapabilirdi ve onlar için çabalamaktan asla gocunmazdı. Çözüm süreci devam ederken olaylar iyice tırmanışa geçiyor. Teröristlerin okulu işgali, yürüyüşleri ve eylemleri artarak devam ediyor. Bu süreç içerisinde annesi Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU’na ‘Oğlum madem o kadar sıkıntı var neden başka bir Üniversite’ye geçiş yapmıyorsun.’ deyince Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU ‘Anne ben korkak mıyım? Ben sadece kendim için mücadele etmiyorum. Benim yaşadıklarımı benden sonrakiler yaşamasın diye mücadele ediyorum.’ diyor.
Atatürk’e saygı yürüyüşü düzenlemesi de Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU’nun, vatana ihanet söz konusu olmadığı sürece farklı ideolojilere saygı gösterdiğinin kanıtı olarak karşımıza çıkıyor. Ve o talihsiz gün. 20 Şubat 2015… Yine teröristlerin azdığı, kudurduğu gün. Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU kasıtlı olarak olayların içine çekiliyor ve teröristler tarafından ağabeyleri gibi önce vatan dediği için 6 yerinden bıçaklanıyor. Ambulansın gecikme sebebi ise teröristlerin, 5 dakika içerisinde gelen ambulansı yanlış yere yönlendirmesidir. Bu süre zarfında eczacılık bölümü öğrencileri ilk müdahaleyi yaparken Ülkücü Şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU sürekli kelime-i şehadet getiriyor ve helallik istiyor. Ambulans geldiğinde ise Fırat, kan kaybından şehadet şerbetini içmiş, Türk milletinin varlık mücadelesinde toprağa düşen kanımız olmuş, şehitler kervanına katılmıştır. Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU adı, Tarsus’da adına açılan spor merkezine, Nazilli’de bir parka verilmiştir. Elvankent’te de adına bir hatıra ormanı oluşturulmuştur. İzmir’in Menderes ilçesinde de bir spor tesisine ve Aliağa ilçesinde parka, Manisa’da bir kavşağa adı adı verilmiştir. Her andığımızda yüreklerimizi yakan, canımızdan can alan isim; Milliyetçi Ülkücü şehidimiz Rahmetli Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU. 20 Şubat 2015 günü öğrendik ki bir Ülkücümüz, Ege Üniversitesi teşkilat başkanımız şehitler kervanına katılmış, bu kutlu yolda en kıymetli varlığından, canından vazgeçmiş, mücadelesini kanıyla süslemiş, Tanrı Dağı’nda Kürşat, cennet mekân Başbuğ’umuz Alparslan TÜRKEŞ Bey, Atsız Öğretmen ve Büyük Türk ATATÜRK ile uçmağa varmış. Milliyetçi Ülkücü Hareketten şehadet haberi, hele ki ömrünün baharındaki bir gencin şehadet haberi hangimizin canını yakmaz ki? Aynı Milliyetçi Ülkücü Harekete mensup ve önce vatan dedikleri için şehit edilen rahmetli ağabeyleri; Mustafa PEHLİVANOĞLU ( 7 Ekim 1980 ), Cevdet KARAKAŞ ( 4 Haziran 1981 ), İsmet ŞAHİN ( 20 Ağustos 1981 ), Fikri ARIKAN ( 27 Mart 1982 ), Cengiz BAKTEMUR ( 2 Mayıs, 1982 ), Ali Bülent ORKAN ( 13 Ağustos 1982 ), Ahmet KERSE ( 31 Ocak 1983 ), Halil ESENDAĞ ( 5 Haziran 1983 ) ve Selçuk DURACIK da ( 5 Haziran 1983 ) gibi son ÜLKÜCÜ ŞEHİDİMİZ olsun diye Tanrı’mıza yakardığımız şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU da şehitlik mertebesine ulaştı. Göz pınarlarımızdan yaşlar süzüldü. Milyonlarca kez intikam yemini ettik belki de. Hiç tanımadığımız, daha önce ismini bile duymadığımız biri için yaptık bunları. Tanımadığımız biri için ciğerimiz hiç yanmadığı kadar derinden yandı. Ama yetmez, bunların hiçbiri yetmez, Kinimize kin katmak yetmez. Bize bıraktığına sahip çıkmak, hayallerini yaşatmak zorundayız. Bu memleketi en az onun kadar sevmek mecburiyetindeyiz. Unutmayacağız Ülkücü şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU yemin olsun senin adını kıyamete dek yaşatacağız. Olur da bir gün unutursak bize hakkını helal etme. Sen ölmedin, idam edilen dokuz şehidimiz de ölmedi ve ölmeyeceksiniz… Öldürüülen Çakıroğlu’nun ailesinin avukatı Hakan Doğru, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu dilekçesi vererek teröristler hakkında ‘Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçundan ‘ da dava açılması ve mevcut davayla birleştirilmesi talebinde bulundu.
Mahkeme talebi kabul etti, her iki dosya birleştirildi İzmir 18’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki görülen davada mahkeme heyeti, teröristi ‘devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘silahlı terör örgütü faaliyeti çerçevesinde öldürmeye iştirak’ suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptırıp, tutuklanmasına hükmetti. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2’nci Ceza Dairesi, sanığa ‘kasten öldürme’ ve anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar bölümünde yer alan ‘devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma’ suçları nedeniyle verilen hapis cezalarının miktarı ve sanığın tutuklulukta geçirmiş olduğu süre dikkate alındığında, ölçülülük ve orantılılık ilkesinin bozulmamış olduğunun altını çizdi. Daire, atılı suçların niteliği karşısında adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağına karar verip, tahliye talebini de reddetti. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2’nci Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 15 yıl hapis cezasını onayladı.
Her ilimizde, ilçemizde Ülkücü Şehit Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU adına hatıra ormanları oluşturarak yeni fidanlar ile yeni ve yeniden Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU yetiştirmeye çalışıyoruz.
Var Olsun; Ülkücü Şehit Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU’LARI, Var Olsun; Ülkü Ocakları, Var Olsun; MİLLİYETÇİ-ÜLKÜCÜ HAREKET!