19 HAZİRAN’DAN BİR “KAHRAMAN” ÇIKAR MI?

20 Şubat 2017 13:13
Okunma
681

Türk tarihinde lider, bütün sivil veya askeri örgütlenmenin başındagelir. Diyebiliriz ki tarihimiz liderlerimizin, kahramanlarımızın tarihidir.Merhum Hocam Prof. Dr. Mehmet Altay Köymen İngiliz Tarihçi Tomas Carlayl’ın “Tarihkahramanların tarihidir.” tezinden hareketle, “Türk tarihindenkahramanları çıkartın geriye pek bir şey kalmaz.” derdi. Gerçekten de Türktarihi incelendiği zaman görülmektedir ki, Türk milleti güçlü liderlerle enolumsuz şartlarda bile harikalar yaratmaktadır. Ahlaken ve kişilik özellikleribakımından zaaf sahibi liderler de milleti âdeta ölüme sürüklemektedirler.Göktürk Kitabeleri’nden itibaren bu iki tip liderler anlatılagelmiştir. Tarihtekurduğumuz devletlerin kuruluş ve yükselme devirleri ile gerileme ve yıkılmadevirlerine mukayese edildiğinde bu gerçek net bir şekilde görülecektir.

Geleneği, kültürü ve sosyal psikolojisi “lider kültü”ne dayalı olanTürk milleti, devlet modeli (monarşi veya cumhuriyet) veya hükûmet şekli(parlamenter veya başkanlık) ne olursa olsun lidere bağlılık, inanma ve güvenmeve hatta kendi sorumluluklarının bazılarını liderin üstüne yıkma kolaycılığınakaçma konusundaki tarihî özelliğini bugün de devam ettirmektedir.

Tarihin kaydettiği çok kritik anların lidere inanan çok dar birkadro ile aşıldığı, lideri lider yapanın; kendi yetenekleri ve diğer başka özelşartlarla birlikte etrafındaki bu inanmış kadro olduğu bilinmektedir.    

Ülkücülük bir fikrî/ideolojik hareket olarak “lider, doktrin, teşkilat”üçlemesi üzerine bina edilmiştir. Esasında bugün de modern yönetim bilimiteknikleri açısından ele alındığında bir örgütlü yapının veya STK’nin olmazsaolmaz üç ayağı işte bu değerlerdir. Lider, hem kitlenin dayandığı fikrî zeminiifade eden ideolojiyi hem de kitlenin etkin gücünü, dayanışmasını,  iş görme becerisini, millete ulaşan siniruçlarını ifade eden teşkilatları temsil eder. Yukarıda kısaca anlattığımız Türkmilletinin lider kültü, hedefi Türk milletini sevme, onu yüceltme ve yarınlarataşıma ülküsü olan Ülkücü Hareketin de temel hareket noktasıdır.

İdeolojik/fikrî hareketlerde, bu arada Ülkücü Harekette liderinmutlaka hareketi var eden fikrî zeminden ve teşkilatlardan yetişmiş olmasıgerekir. Hareketin devamlılığı ve başarısı, hafızasının gücüne bağlı olduğuiçin liderin hareketin çilesini çekmiş, kırılmalarını, başarılarını vebaşarısızlıklarını yani tarihsel süreçleri (ister merkezde isterse taşrada)bizzat yaşamış olması gerekir.