Türkiye’de son günlerde Uygur Türklerine yönelik Çin zulmüne karşı protesto gösterileri arttı. Çünkü her ne kadar inkâr etse de Çin hükûmeti, Doğu Türkistan’da kitlesel kıyıma devam ediyor. Baskı ve şiddet, Urumçi’den Doğu Türkistan’ın diğer bölgelerine de yayılmış durumda. Çin askerleri, gece yarısı Uygur Türklerinin evlerini basıyor. Kadın ve çocuklar da dâhil olmak üzere insanları darp ederek öldürüyor. Sokağa çıkma yasağı, Uygurların evlerine hapsedilerek teker teker linç edilmelerini, gözaltına alınmalarını ve öldürülmelerini kolaylaştırmak için kullanılıyor. Uygur Türklerine yönelik gece boyunca yapılan saldırılar, işgalci Çin yönetiminin silahlandırdığı sivil giydirilmiş Çin işgal ordusu mensubu eli sopalı çeteler tarafından gerçekleştiriliyor.
Çin, kendilerini korumak için gösteri yapan Doğu Türkistan halkını Çinlilere saldıran ayrılıkçılar olarak lanse ediyor. Dış dünyayı da olayların sadece bir etnik çatışma olduğuna inandırmaya çalışıyor. Çin, bir yandan olayların rutin olduğunu ve ortalığın sakinleştiğini açıklıyor. Diğer taraftan da bölgeye binlerce takviye askerî birlik ve paramiliter güçler sevk ediyor.
Ramazan dolayısıyla Çin yönetiminin Müslüman Uygur Türklerine oruç yasağı getirdiğine ve Doğu Türkistan’da baskıların dayanılmaz hâle geldiğine dair haberler birbirini kovaladı. Çin’den gelen son haberlere Türk kamuoyu sessiz kalmadı ve bazı kentlerde Çin zulmünü protesto için gösteriler düzenlendi. Sadece Türkiye’de değil, birçok ülkede düzenlenen eylemlerle Çin’in Doğu Türkistan politikaları kınandı.
Bu arada Çin zulmünden kaçarak Taylan’da sığının ve bir yıldan fazla süredir Bangkok'ta tutulan Doğu Türkistanlı mülteciler, Çin'e iade edildi. Tayland hükûmet sözcüsü vekili Tümgeneral Weerachon Sukhonthapatipak, Çin'den geldikleri belirlenen 90 Uygur'un yönetmeliğe uygun olarak Çin'e geri gönderildiğini belirtti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Tayland hükûmetinin Uygurları Çin'e geri göndermesini eleştirdi. HRW Tayland temsilcisi Sunai Phasuk, Çin'de ciddi insan hakları ihlalleriyle karşılaşabilecek Uygurların iade edilmesinin, uluslararası hukuka aykırı olduğunu söyledi.
Bütün bunlara rağmen, Türkiye’nin resmî haber kaynakları aracılığıyla Çin’de ortalığın süt liman olduğuna ve Müslümanların Ramazan’da dinî vecibelerini serbestçe yerine getirdiklerine dair haberler Türk medyasına servis ediliyor. Bu durum, AKP hükûmetinin İslam coğrafyasında yaşananlara bakışındaki çifte standardı ve Türklük alerjisini gözler önüne seriyor.