Ermeni Tehciri'nin 100. yılı nedeniyle yoğunluk kazanan "soykırım” iftirasına karşı emekli diplomatlar ve şehit diplomat aileleri ilk kez yürüyüş yaptı.
Vatandaşlardan da yoğun destek gören eylem, Ulus’taki Atatürk Anıtı’nda başladı ve Kızılay’daki Zafer Anıtı’na kadar devam etti. Burada da saygı duruşunda bulunuldu ve Anıt’a çelenk konuldu. Ermeni terör örgütü ASALA tarafından hunharca şehit edilen diplomatların fotoğrafları yürüyüş boyunca aileleri ve meslektaşları tarafından taşındı.
Dışişleri Bakanlığı da eyleme müsteşar yardımcısı düzeyinde katkıda bulundu. Diplomatlar, 1982’de ASALA’yı protesto için Taksim’de kendisini yakan Artin Penik’i de saygıyla andı.
Eylemde bir konuşma yapan Emekli Büyükelçi Tugay Uluçevik, hiçbir ülkenin bu kadar kısa bir sürede bu kadar çok kurban vermediğine dikkat çekerek “Soykırım iftirasını atanların tek ve gerçek emellerini biliyoruz. Bu sapık emel, Türk milletinde aşağılık duygusu yaratıp soykırımı kabul ettirmek, ardından tazminat ve toprak almaktır. Buna siyasi ve hukuki zemin yaratmak istiyorlar." dedi.
Bir asır önce Türk'ün vatanını parça parça bölme planı yapan devletlerin hayallerinin Atatürk'ün önderliğinde suya düşürüldüğünü belirten Uluçevik, şimdi o devletlerin veya bunların bir kısmının Ermenistan'ı maşa olarak kullandığını, Ermenistan'ın ise bunun farkına varmakta aciz kaldığını ifade etti.
Uluçevik, "soykırım" iftiralarına sahip çıkan ve bunu destekleyen ülkeleri de şöyle eleştirdi:
"Tarihi tahrif etmeye veya yeniden yazmaya kalkarsanız, tarihe karşı ayıp etmiş olursunuz. Türkler tarihin hiçbir döneminde soykırım yapmamıştır. İftiraların arkasında Kızılderilileri, Aborjinleri, Tatarları öldürenlerin olması düşündürücüdür. İşlemiş oldukları bu cürümlerde kendilerine ortak mı arıyorlar? Türk ulusunda ırkçı zihniyet hiçbir zaman yaşam alanı bulmamıştır. Avrupa öyle mi? Oy uğruna yapılan açıklamalar, aslında Ermeni iddiaları ve ithamlarının kanıttan ve temelden yoksun olduğunu ortaya koymaktadır. Kanıt olsa çoktan uluslararası mahkemelere getirirlerdi. Olmadığı için konuyu, yıllık ilişkilerinin durumuna göre Türkiye’ye karşı Demokles’in kılıcı olarak kullanıyorlar."
Konuşmanın ardından, 36 şehidimizin ismi tek tek okundu ve eyleme katılanlar, "Aramızda!" karşılığını verdi. Saygı duruşundan sonra da şehitler alkışlarla selamlandı.
Eylem sırasında 7 Ağustos 1982 yılında Ankara’da şehit edilen Emniyet Müdür Yardımcısı Hamdi Yahyaoğlu’nun eşi Lale Yahyaoğlu gözyaşlarına hâkim olamadı. Lale Yahyaoğlu yüzünü eşinin resmiyle kapatarak, gözyaşlarını gizlemeye çalıştı.