MHP Balıkesir Milletvekili ve TBMM Millî Eğitim Komisyonu Üyesi Ahmet Duran Bulut, Türkiye’nin tarihi ve bölgesel konumu değerlendirildiğinde eğitimin “millî” olmasının, kendi kültür ve inanç değerlerine göre şekillenmesinin şart olduğunu söyledi.
Ahmet Duran Bulut, eğitim sistemimizin sorunları konusunda Yeni Düşünce’ye açıklamalarda bulundu.
AKP iktidarı tarafından millî eğitimde sivil darbe yapıldığını kaydeden Bulut, bu alandaki başarısızlık ve kepazeliğin had safhada olduğunu belirtti.
Ahmet Duran Bulut, “Dünya Ekonomik Formu 2014 Global Bilgi ve Teknoloji Raporu’na göre; Eğitim kalitesinde 91. sıradayız. 148 ülke içerisinde okullarda internet erişimi konusunda 63. sırada bulunmaktayız. Kısa adı OECD olan Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın “PISA 2012 Öğrenci Performansı Raporu’nda Ülkemiz; matematik alanında 65 ülke arasında 448 puanla 42'inci olurken, okumada 471 puanla 41, fen bilimlerinde ise 463 puanla 45'inci sırada yer almaktadır.”
İKTİDARIN BİR EĞİTİM POLİTİKASI YOK
İktidarın bir eğitim politikası bulunmamaktadır. Gençler, millî kimlikten kopartılmakta, kimliksiz, ülküsüz ve yönünü rüzgârın belirlediği bir şekilde meçhule doğru hızla yol almaktadırlar. Ahlaki çöküntü, yozlaşma, kimliksizlik, uyuşturucu, içki ve sigara kullanımı gibi tehlikeler gençlerimizi tehdit etmektedir. Okul önlerinde güvenlik kalmamıştır. Kıyafet serbestliği saçmalığıyla öğrenci denetimleri imkânsız hâle gelmiştir. Eğitimde bilimsellikten, millilikten uzaklaşılarak çok yanlış bir yola girilmiştir. Telafisi de çok zor olacaktır bu durumun.” diye konuştu.
MHP Milletvekili Ahmet Duran Bulut, 4+4+4 uygulaması konusunda da şunları söyledi:
“Altyapısı tamamlanmadan yaptıkları ve adına “proje” dedikleri yanlış uygulamalardan birisi de 4+4+4 sistemi. Tekli öğretime geçmeye çalışırken yeniden ikili eğitime dönülmüş, öğretmen ihtiyacı vekil öğretmenlerle karşılanmıştır. Millî Eğitim Bakanlığı kendi eliyle okullarda görev verdiği PKK yandaşı militanlarla doğu ve güneydoğuda bölücülüğe destek olmaktadır. Okula başlama yaşını 5 yaşına (60 ay) indiren Bakanlık daha sonra 66 Ay’a çıkartmış olsa da uygulama tam anlamıyla fiyaskoyla neticelenmiş ve çocukların %82’si okumayı sökememiştir. Çocuklarımızı deney faresi gibi iktidar laboratuvarında kullanan bu kişiler vicdanlarında bu yapılanların hesabını nasıl vereceklerdir?
Ülkede eğitim ve öğretimin, milliliğinden, bilimselliğinden, güvenliğinden bahsetmek mümkün değildir. Eğitim, siyaset üstü görülmeli ve iktidarlara göre rotası değiştirilmemelidir. Aksi takdirde ülkemiz bilgisiz, becerisiz insanların sahip olduğu diploma çöplüğüne dönecektir.”