ADIM ADIM “TÜRK BİRLİĞİ”NE, “TURAN”A DOĞRU!
Nihat YAZAR (Araştırmacı-Yazar)
Türk Konseyi Devlet Başkanları 8’inci Zirvesi, 12 Kasım’da Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı’mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlık ettiği toplantıya Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Sayın Kasım Cömert Tokayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sayın Sadır Caparov, Özbekistan Cumhurbaşkanı Sayın Şevket Mirziyoyev, Türkmenistan Cumhurbaşkanı Sayın Gurbangulu Berdimuhamedov, Macaristan Başbakanı Sayın Viktor Orban ve Türk Konseyi Genel Sekreteri Sayın Bağdat Amreyev katıldı. 121 maddelik “Sonuç Bildirgesi”nin yayımlandığı bu tarihî toplantıda Türk dünyasının ticari, ekonomik, sosyal, kültürel, güvenlik, dış politika başta olmak üzere bütün alanlarda iş birliğini pekiştirmesinin ve geliştirmesinin önemine vurgu yapıldı. Bu bağlamda belirlenen hedefler çerçevesinde çalışmalara yoğunluk verilmesi benimsendi. Bugüne kadar ‘’Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’’ ismini taşıyan Birlik, tarihî bir hamle yaparak ismini ‘’Türk Devletleri Teşkilatı’’ olarak değiştirdi. “Birlik”in başta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olmak üzere bütün Türk dünyasını kapsayacak şekilde genişletilmesi hedef olarak gösterildi. Yani hedef ‘’Türk Birliği’’, ‘’Turan Birliği.’’ Dün adı ‘’Türk Dili Konuşan Ülkeler İş Birliği Konseyi”ydi, bugün ‘’Türk Devletleri Teşkilatı”na dönüştü, yarın da ‘’Türk Birliği’’, ‘’Turan Birliği”ne dönüşecek. Dün, Türkiye’yle birlikte 4 Türk devletiyle yola çıkıldı, bugün 7 oldu, yarın da bütün Türk dünyasını kapsayacak. Bu tarihî zirve ve Türk Devletleri Teşkilatı ‘’Türk Birliği”nin resmî altyapısı ve kurumsallaşmasının önemli bir köşe taşı. Adım adım Türk Birliği kuruluyor, Turan’a gidiliyor. Belki de Cumhuriyet tarihimizin en önemli ve en stratejik adımı olan bu gelişmenin sadece Türkiye ve Türk dünyası için değil başta İslam âlemi olmak üzere bütün İnsanlık âlemi için çok önemli sonuçları olacak. Her anlamda, Türk dünyası jeopolitiği önem kazanarak; küresel boyutta etkileri olabilecek, dünyadaki güç dengelerini değiştirebilecek niteliğe kavuşacak. Yani, dünya yeni bir medeniyetin uyanışına, yeni bir küresel gücün doğuşuna tanıklık ediyor. Şükürler olsun bugünleri gösteren Rabb’imize.
Rahmetli Başbuğ’umuz, 1944’te henüz genç bir subayken başta Nihâl Atsız olmak üzere arkadaşlarıyla birlikte “Türkçülük- Turancılık” suçundan! Yargılanmış, tabutluklarda işkencelere tabi tutulmuştu. Onun en büyük özlemi esaret altındaki Türklerin bağımsızlığa kavuşmasıydı. En büyük hayali, Türkiye’nin güçlenip, dünyadaki bütün Türkleri tek çatı altında toplamasıydı. En büyük davası “Türk Birliği”nin, “Turan Birliği”nin kurulmasıydı. Bir ömür verdiği mücadele, çektiği çile, gördüğü işkence, tabutluklar, zindanlar hep bunun içindi. O, 1944’te özünden kopmuş CHP hükûmetinin kurduğu mahkemelerde ‘’Efendim, mesela 1965’te veya 1999’da Sovyetler Birliği dağılabilir, biz Türkiye olarak hazırlıklı olmamız lazım Türk Birliği için.’’ diyerek yarım asır ötesine ışık tutuyor, bu hasretle kavruluyordu. Tıpkı Atatürk gibi!
Atatürk’ün de en büyük özlemi en büyük davası “Türk Birliği”nin kurulması, Turan’a varılmasıydı. ‘’Türk Birliği’nin bir gün hakikat olacağına inancım tamdır. Ben görmesem bile dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım.’’ diyecek kadar Türk Birliği ve Turan hasretiyle yanıp tutuşuyordu! Bizlerin de Türk milliyetçileri olarak en büyük ideali en büyük ülküsü buydu. Ülkücü olmamızdaki en temel sebep, milliyetçi ve hareketçi olmamızdaki yegâne gaye hep bunun içindi. İnancımız, özlemimiz, hasretimiz, umudumuz, heyecanımız, mücadelemiz hep bunaydı. Türk Birliği bizim için Kızılelma’ydı, en büyük ülkü en büyük davaydı! Sen hep haklı çıktın, Türk milletini hiç yanıltmadın Lider’im Sayın Devlet Bahçeli. İyi ki Cumhur İttifakını kurmuşsunuz, iyi ki Sayın Recep Tayyip Erdoğan’la el ele omuz omuza vermişsiniz. Hepinize minnettarız, “Türk Devletleri Teşkilatı”nı ayakta alkışlıyoruz. Emeği geçen herkese tebriklerimizi, şükranlarımızı sunuyoruz. Bugün Ülkücüler olarak, Türk milliyetçileri, Türkçüler-Turancılar olarak en büyük hayalimiz en büyük ülkümüz gerçekleşiyor, var mı ötesi? Var olun, sağ olun, yolunuz da bahtınız da açık olsun! Türk devletleri başlar Turan Olmaya, Kızılelma’ya Hey Kızılelma’ya…