Doç. Dr. Ömer KUL
TÜRKLÜK MÜCADELEMİZİN SAMİMİ BİR NEFERİ İDİ
Çin virüsü Kovid-19’un değerli bir büyüğüm ve dava adamı Cuma Ağca ağabeyimi aramızdan koparmasının derin üzüntüsünü yaşadım. 2007 yılında tanıdığım Cuma ağabeyim bir gönül dostu idi, dava adamıydı. Bütün imkânsızlıklara rağmen Türklük mücadelemizin samimi bir neferi, ideal sahibi bir yayınevi sahibi idi. “Hocam, Doğu Türkistan davasına ne katkımız olabilir.” cümlesiyle başlayan dostluğumuz Berikan Yayınevi’nden Doğu Türkistan ile alakalı birkaç eserin basımı ile devam etmişti. Türk dünyasının içerisinde bulunduğu durumun ve bu durumdan çıkabilmenin yollarına basın-yayın yoluyla katkı yapmayı kendisine Türklük vazifesi addetmişti.
Cuma Ağca ağabeyimi tanıdığım günden itibaren zaman zaman hasbihâl eder, dertlerimizi dile getirir, hayallerimizi paylaşırdık. Bendeniz, hâlâ, değerli bir dava adamını, bir dostu, bir ağabeyimi kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyim. Hele de bu kaybın insanlık adına büyük bir tehlike olduğuna inandığım Çin ve onun yaydığına inandığım bir virüs dolayısıyla yaşamış olmamız ayrıca müteessir olmamıza neden olmuş, Doğu Türkistan davasının samimi bir hizmetkârının aramızdan ayrılmasının derin üzüntüsü yaşatmıştır. İnanıyorum ki Berikan Yayınevi ile yaktığı meşale başta evlatları olmak üzere sevenleri tarafından ışık vermeye devam edecektir. Ruhun şad, mekânın cennet olsun Cuma ağabeyim…