MHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI E. SEMİH YALÇIN'DAN, MUHARREM İNCE VE YAŞAR OKUYAN’A SERT TEPKİ:
"İNCE, DAHA İŞİN BAŞINDA ÇİRKİNLEŞTİRMİŞ VE ÇİRKEFLEŞTİRMİŞTİR"
“BU TAYFAYA YANAŞMA OKUYAN DA KATILMIŞ VE BU ZAVALLI ŞAHIS BOŞUNA ÇIRPINMAKTADIR”
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Semih Yalçın, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce ile Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan’ın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye hakarete varan eleştirilerine sert cevap verdi.
Yalçın, "İnce'nin ağzından çıkanı kulağı duymamakta; diline gelen, gönlünden geçene bile rahmet okutmaktadır. Bu zat, daha işin başında tarzını ve üslubunu çirkinleştirmiş, çirkefleştirmiştir." sözleriyle tepki gösterdi.
Yalçın, bu konu ile ilgili yaptığı açıklamada şunları ifade etti:
"Bütün Türkiye, bir süredir CHP yöneticilerinin haşin siyasi çıkışlarını ibretle takip etmektedir. Yapılan her yeni açıklama bir öncekini aratan CHP sözcülerindeki tahammülsüzlük, basiretsizlik; hezeyan boyutlarını aşmış, siyasi cinnete varmıştır. Cumhurbaşkanlığı adaylığı açıklanan Muharrem İnce'nin savruk, bahtsız açıklamaları da bu türdendir. ‘Politik çapsızlık ve yetersizlik sendromu’ kronik bir hâl alan İnce'nin, ağzından çıkanı kulağı duymamakta; diline gelen, gönlünden geçene bile rahmet okumaktadır. Bu zat, daha işin başında tarzını ve üslubunu çirkinleştirmiş, çirkefleştirmiştir. Cumhurbaşkanlığı makamına ince gelecek olan bu şahsın son marifeti, Sayın Genel Başkan’ımızı hakaretamiz ifadelerle eleştirmesi olmuştur. Muharrem İnce'nin ilk olarak MHP ve liderine saldırması sadece siyasi jargonla açıklanamaz. İnce'nin bu çıkışında; millete yabancı bir zihniyet, çarpık bir bakış açısı, sakat bir dünya görüşü sırıtmakta; üst aklın ürünü olan bir proje olduğu anlaşılmaktadır. Rozet değiştirerek şov yapan CHP yöneticileri partilerini, Atatürk'ten sonra kutuplaşmayı ve ayrışmayı körükleyen, kendileri gibi düşünüp inanmayanları dışlayan, tutucu, softa ve yobaz bir geleneğin siyasi temsilcisi hâline getirmiştir. Bu hâliyle CHP halktan kopmuş, millî hassasiyetlerden uzaklaşmış; örf, âdet ve geleneklerimizden sıyrılmıştır. CHP, kurdukları cümbüş ittifakıyla Türk toplumunun gerçeklerinden ve sosyal dinamiklerden bihaber bir siyasi oluşuma dönüşmüştür. İnce, sırtındaki zembereği kurulur kurulmaz MHP tabanına dönük cilalı söylemleriyle gerçek niyetini sakladığını sanmamalıdır. İnce'nin, ömrünü MHP ve Ülkücü düşmanlığıyla geçirdiğini bilmeyen yoktur. İnce gibi aşırı solun yetiştirdiği militan tipler; ellerinden gelse MHP'lilerin, Ülkücülerin derisini yüzer. Sonra da sırtlanların önüne atar. Biz Muharrem İnce'nin de Emin Çölaşan'ın da cemaziyülevvelini iyi biliriz. İnce ve Çölaşan, şimdi kur yapıp tavlamaya çalıştığı Ülkücülere geçmişte en şeni iftiralarla saldırmış birer siyaset bezirgânlarıdır. CHP yanına aldığı aveneleriyle birlikte kurduğu darbe ittifakıyla FETÖ sevici ve Kandil sevdalısı politikalarını devam ettirmektedir. Cumhuriyet'i kuran CHP bu hâliyle, kurucu değerlerden hızla uzaklaşarak 'Cumhuriyet düşmanlarının ini' hâline gelmiştir. Takke düşmüş, bir kere daha kel görünmüş FETÖ muhipleri ittifakı ortaya çıkmıştır. Hiçbir siyasi çamaşır, hiçbir kamuflaj; bu çirkinliği, bu çirkefliği, bu aybı örtemez."
BU TAYFAYA AYDINLIK YANAŞMASI OKUYAN DA KATILMIŞTIR
Yalçın, "CHP yancısı ve Aydınlık yanaşması" olarak nitelediği Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'a da sert tepki gösterdi.
Yalçın, "Genel Başkan’ımız ve partimiz aleyhine algı oluşturmak, milletin benimseyip bağrına bastığı cumhur ittifakını karalamak maksadıyla haksız eleştirilerde bulunanlar tayfasına, Aydınlık yanaşması ve yeni CHP yancısı Yaşar Okuyan da katılmıştır." ifadesini kullandı.
Okuyan'ın MHP'ye yönelik eleştirilerine ilişkin yazılı açıklama yapan Yalçın, seçimlerin 24 Haziran tarihine alınması üzerine MHP'nin aday adaylığı başvurularının başladığı günden itibaren hummalı bir çalışma içine girdiğini belirterek, büyük bir titizlikle aday listesinin üzerinde çalışıldığını ve geçici sıralamanın Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin onayına sunulduğunu hatırlattı.
Adayların belirlenmesinde liyakat, ilke ve fikriyatıyla sadakat, mensubiyet şuuru ve vefa gibi Milliyetçi - Ülkücü Hareketin siyasi düsturları arasında yer alan temel beşerî değerlerden oluşan çok sayıda kriterin gözetildiğini anlatan Yalçın, şunları kaydetti:
"Bilhassa terör örgütü FETÖ ile iltisakı veya ilişkisi bulunan kimselerin listeye dâhil edilmemesine azami itina gösterilmiştir. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Milletvekili Aday Belirleme Komisyonu çalışmalarının yanı sıra hukukçulardan oluşan güvenlik soruşturması grubu ile aday adaylarıyla ilgili bizzat tahkikat yaptırmıştır. Bu bağlamda; MHP listesinde İstanbul 2. Bölge 3. Sıradan aday gösterilen bir hanımefendinin, eşi hakkındaki FETÖ iltisakı iddiaları üzerine talebimiz doğrultusunda milletvekili adaylığından istifa etmiştir."
FETÖ İLE MÜCADELEDE BAŞI ÇEKEN TEK LİDER BAHÇELİ
Yalçın, Bahçeli'nin 2009 yılından bu yana FETÖ ile mücadelede başı çeken siyasi lider olduğuna dikkat çekerek, şöyle dedi:
"Genel Başkan’ımız; 15 Temmuz'dan sonra da FETÖ ile mücadelenin yol ve yöntemleri konusunda iktidarı sürekli uyarmıştır. Halk desteğiyle anayasal temellere oturan Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi ve bu sistemin millî mutabakatla hayata geçirilmesi ihtiyacının sonucunda iktidar partisi ile gerçekleştirilen cumhur ittifakı, genel başkanımız ve Cumhurbaşkanı’nın sağduyulu fikirlerinin ve uyguladıkları siyasetlerinin ışığında vücut bulmuştur. Cumhur ittifakı o kadar çabuk benimsenmiştir ki hem FETÖ başta olmak üzere bütün terör örgütleriyle mücadele hem de birlik ve beraberliğimiz için halk nezdinde doğal bir siyasi reçete, kaçınılmaz bir el birliği ve millî mutabakat zemini olarak rağbet görmüştür. Cumhur ittifakının, erkene alınan Cumhurbaşkanlığı Seçimiyle Genel Seçimlerde ipi açık ara önde göğüsleyeceğini anlayan şer cephesi ve bilumum Devlet Bahçeli aleyhtarları ise telaşa kapılmışlar, tükenmekte olan takatlerinin son damlalarını beyhude karalama kampanyalarına harcamaya başlamışlardır."
BU ZAVALLI ŞAHIS BOŞUNA ÇIRPINMAKTADIR
Bahçeli'nin "kader mahkûmlarına af" önerisini hatırlatan Yalçın, bu konunun da cumhur ittifakı aleyhindeki saldırılara vesile kılınmaya çalışıldığına işaret etti. Yalçın, şunları ifade etti.
"Genel Başkan’ımız ve partimiz aleyhine algı oluşturmak, milletin benimseyip bağrına bastığı cumhur ittifakını karalamak maksadıyla haksız eleştirilerde bulunanlar tayfasına, Aydınlık yanaşması ve yeni CHP yancısı Yaşar Okuyan da katılmıştır. Okuyan, hamakat ve belahet krizine girdiği için Devlet Bahçeli'nin son birkaç yıldaki siyasi çıkışlarının sebep ve gerekçelerini bir türlü idrak edememiş, en azından ülkede olan bitenleri bile algılayamamıştır. CHP'nin 15 milletvekili transferiyle politikanın namusunu kirletmesine Aydınlık güruhu bile dayanamazken Yaşar Okuyan'ın destek verip ana muhalefetin yancılığını tercih etmesi; erken seçimler, cumhur ittifakı, af meselesi gibi konularla ilgili bön ve akılsız çıkışları; ‘Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.’ atasözünü teyit etmiştir. MHP mensubiyeti bedenine 5 numara bol gelmiş; layığını, kalıbını, libasını Aydınlıkçılar güruhunun saflarında bulmuş; ancak orada bile uzun süre tutunamamış, tükenmiş bir politikacı eskisinin MHP'yi ve onun saygın liderini eleştirmesi; sadece garabet değil, edepsizlik ve hadsizliktir. Doğal olarak da hem MHP camiasında hem de kamuoyunda -Aydınlıkçılar güruhu ve CHP'liler hariç- hemen herkesin aklına, müflis politikacı Okuyan'ın partimize ve Genel Başkan’ımıza yönelik yersiz eleştirileri için "Sana mı düştü?" sorusu gelmiştir. Bu zavallı şahıs boşuna çırpınmaktadır. MHP ve Liderimiz Devlet Bahçeli hakkında kelam edeceklerin listesine, girdiği her kabın şeklini alan Yaşar Okuyan kıratındaki oportünist ve çapsızların son sıradan bile dâhil olabilmesi mümkün değildir. Okuyan'ın politika mutfağında kendine yer bulabileceği yegâne mevki; düşük profilli, alçak seviyeli martavalcılar sofrası olabilir."