Hacettepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yonca Anzerlioğlu, bölücü terör örgütü PKK’nın üniversiteleri âdeta karargâh hâline getirdiğini ifade ederek “Üniversitelere çeşitli yasa dışı yöntemlerle yerleştirilen kişiler, verilen örgüt talimatları ile bir anda okulları karıştırabiliyor, okuldan atılmayı dahi göze alacak şekilde PKK propagandası yapabiliyorlar.” dedi.
Ülkücü şehit Fırat Çakıroğlu'nun katledilişinin birinci yıl dönümü dolayısıyla Türk Ocakları Ankara Şubesi tarafından düzenlenen konferansta konuşan Anzerlioğlu, PKK'nın üniversitelerdeki yapılanmasını belgelerle gözler önüne serdi.
Prof. Dr. Yonca Anzerlioğlu; PKK'nın, milliyetçi ve Ülkücü öğrencilerin üniversitelerdeki etkinliğini kırarak gövde gösterisi yapabilmek için çeşitli terör eylemleri yaptığını belirtti.
Anzerlioğlu, daha sonra şunları söyledi:
“PKK, Milliyetçi ve Ülkücü öğrenciler ile grupların üniversitelerdeki etkinliklerini kırarak gövde gösterisi yapabilmek için çeşitle terör eylemleri meydana getirmektedir. PKK’nın öğrencilere yönelik olarak yaptığı saldırılar sonrasında yaralanan öğrenciler, okullarını yarım bırakacak kadar ciddi sağlık sorunları yaşamaktadırlar. PKK’lı üniversite öğrencilerinin, Kütahya Dumlupınar Üniversitesinde kendilerine hedef seçerek ölümüne sebep oldukları Hasan Şimşek, örgütün okullarda ne denli bir terör etkinliği içerisinde olduğunu açık bir şekilde ortaya koymaktadır. PKK’lılar 2005 sonrası dönemde ateşli silah kullanmaktan bomba yapmaya, yurt basmaktan örgüt posteri açmaya kadar çok çeşitli şiddet eylemleri gerçekleştirmişlerdir. Üniversiteler içerisinde yaşanan bu hadiseler çoğu zaman görmezden gelinmiş ve olaylar yerel basında çıkan birkaç hadiseden öteye gidememiştir.”
PKK, HANGİ ÜNİVERSİTEDE NE YAPTI?
Prof. Dr. Yonca Anzerlioğlu; konuşmasında; terör örgütü PKK’nın son yıllarda yaptığı bazı eylem ve etkinliklerden örnekler verdi:
“Mimar Sinan Üniversitesi: 6.000 öğrencili üniversite, terör örgütünün propaganda alanına çevrilmiş durumdadır. Üniversite koridorlarında PKK’ya ait afişler asılmıştır. Örneğin, 1996 yılında 8 asker PKK’lı bir canlı bomba tarafından şehit edilmiştir. Üniversite duvarlarına PKK’nın ilk intihar eylemcisi canlı bomba terörist Zeynep Kırcı’nın fotoğrafları asılmıştır. Üniversite yönetimi acziyet sergilemiştir. 2015 Ağustos ayında PKK’ya karşı düzenlenen bir hava saldırısında ölen Emrullah Arıkan bir Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğrencisidir. 2015 Kasım ayında Silvan’da terör saldırıları sonrası sokağa çıkma yasağı ilan edilince üniversitede polisle çatışmaya girilmiş ve üniversite duvarlarına PKK’nın sloganları yazılmıştır.
İstanbul Üniversitesi: 2015 yılında İstanbul Üniversitesindeki Nevruz kutlamalarında Aynelarap’ta IŞİD’e karşı canlı bomba eyleminin faili Arin Mirkan anılarak ne yapılmaya çalışılıyordu? İstanbul Üniversitesinde Fırat Çakıroğlu’nun katiline selam söyleyen yazılar üniversite koridorlarında boy gösteriyordu. Yine Soma Faciası bahanesiyle eylemler, sloganlar, pankartlar vs.
Marmara Üniversitesi: Fırat Çakıroğlu’nun katledilmesi sonrası milliyetçi ve Ülkücü öğrencilerin fotoğrafları duvarlara asılarak deşifre edildi. Daha sonra da bu öğrenciler PKK’lılar tarafından ölümle tehdit edilmeye başlandı. Sınavlara giremeyen milliyetçi ve Ülkücü öğrenciler çok büyük sıkıntılar yaşadı. Polis ve özel güvenlik görevlileri ise bu konuya son derece duyarsız kaldı.
Ankara Üniversitesi: DTCF, İletişim Fakültesi ve Siyasal Bilgiler Fakültesinde ‘Türkiye’de Siyasal Hayat’ dersiyle ilgili 2015 yılındaki final sınavlarında teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın ‘Kürdistan Devriminin Manifestosu’ ile ilgili soru sorulabiliyor. Nevruz ve Öcalan posterleri, infaz listeleri ve tehditler… Sınava girecek olan öğrenciler farklı binalarda sınava alındı. Şımartılan ve dokunulmazlık elde eden terörist yapı ‘karşıt görüş çatışması’ ve ‘sağ-sol çatışması’ olarak medyada yansıtılmaya çalışılıyor. DTCF, en fazla tatil yapan fakülte galiba... Terör örgütü tarafından fakültenin işgali, çatışmalar, asılan pankartlar ve propagandalar sonucu eğitim sık sık durmak zorunda kalıyor.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi: Milliyetçi ve Ülkücü öğrencilerin son birkaç yıldır faaliyetleri var ama yeterli değil. Üniversite şenliklerinde Apo posterleri, sloganlar, pankartlar. 14 Mayıs 2014 şenliklerinde sahneye Bajer adlı Türkçe ve Kürtçe söyleyen bir grup çıktı. Kendilerine ‘Yurtseverler’ diyorlar. Apo ve devrim gibi yazılar yazıyorlar. ‘Halkların kardeşliği-Türk ve Kürt kardeştir.’ diye sloganlar atan grup, öğrencilere bildiri dağıtıyor.
Hacettepe Üniversitesi: 2013 yılında Çanakkale Şehitlerini Anma Gününde olaylar çıktı. 2015 yılında Nevruz bahanesiyle asılan dev Apo posterleri ve sonrasında yaşananlar… Diyarbakır’da bir polisi şehit eden terörist için kampüste yürüyüş yapıp pankartlar açıldı.
2000 yılında Kütahya Dumlupınar Üniversitesi öğrencisi Hasan Şimşek’in öldürülmesi…
2015 yılı başında Yıldız Teknik Üniversitesinde stant açan öğrenciler, PKK’lı grup tarafından saldırıya uğradı.
Ege Üniversitesi: Edebiyat Fakültesi önü PKK kampı gibi… Ahıska Türk’ü öğrencilere yapılan saldırı. 23 Mayıs 2014 günü Soma Faciası bahanesiyle Ege Üniversitesi YDYO’yu işgal eden teröristler, binayı kullanılamaz hâle getirdiler. Gözaltına alınan 38 öğrenciye herhangi bir ceza verilmedi. ‘Ege’de faşist provokasyonlar var.’ diye sosyal medyada hedef hâline getirilen öğrencilerden Fırat Çakıroğlu katledildi.
Dicle Üniversitesi: Doğudaki olaylar daha çok Kutlu Doğum Haftasında çıkıyor. Stant açanlara PKK’lılar tarafından saldırı yapılıyor. Eğitim Fakültesinde YPG-PKK’lı teröristler için taziyeler yapılıyor.
Muğla Üniversitesi: Nevruz kutlamaları ve Öcalan’a özgürlük sloganları…
Mersin Üniversitesi: Benzer etkinlikler…
Boğaziçi Üniversitesi: 27 Kasım 2015 günü PKK’nın kuruluş yıl dönümü etkinlikleri yapıldı. Etkinliği düzenleyen Sosyal Bilimler Kulübünün faaliyetleri 6 ay süreyle durduruldu ve soruşturma başlatıldı. 1.100 imzalı ‘Bu Suça Ortak Olmayacağız.’ başlıklı bildiri yayımlandı. Söz konusu bu bildiri, 19 Ocak 2016 günü SBF’de sınav sorusu oldu. Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Özgür Gündem Yazarı Nazer Üstündağ, ‘Hendekler yeni mücadele mekanizmalarıdır.’ diye konferans verdi.”