BAHÇELİ’DEN AKP VE CHP’YE: İPE UN SERMEYİN! “OYALANMAYIN, SAVSAKLAMAYIN; BUYURUN HÜKÛMETİ KURUN VE TERÖRÜN KÖKÜNÜ KAZIYANA KADAR DA MÜCADELE EDİN."

29 Ağustos 2015 13:57
Okunma
965
BAHÇELİDEN AKP VE CHPYE:  İPE UN SERMEYİN!  “OYALANMAYIN, SAVSAKLAMAYIN; BUYURUN HÜKÛMETİ KURUN VE TERÖRÜN KÖKÜNÜ KAZIYANA KADAR DA MÜCADELE EDİN.

 

MHPGenel Başkanı Devlet Bahçeli, terör olaylarıyla Türkiye'nin bağrının ateşeverildiğini belirterek, "Vatan evlatları şehit ediliyor; susalım, duralımmı? Kuzum, oğlum, yavrum, yiğidim, şehidim sesleri Anadolu’nun her ocağındanvolkan gibi patlıyor, her hanesinden sel gibi yayılıyor. Feryatlar yüreklere taşgibi oturuyor, gözyaşları sağanak gibi yağıyor. Analar, babalar, yavrular iniminim inliyor. Ya Rabbi sabır ver!" dedi.

 

YENİDÜŞÜNCE - MHP GenelBaşkanı Devlet Bahçeli, AKP ve CHP'ye mesaj göndererek "Oyalanmayın,savsaklamayın; buyurun hükûmeti kurun ve terörün kökünü kazıyana kadar damücadele edin." diye seslendi.

MHP Lideri Bahçeli,Twitter hesabından gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Terör olayları ileTürkiye'nin bağrının ateşe verildiğini belirten Bahçeli'nin tweetleri şöyle:

"Tüm önyargılardanarınarak, tüm siyasi ve ideolojik aidiyetleri beklemeye alarak düşünelim,ülkemizin hâlini göz önüne getirelim. Türkiye’nin bağrı ateşe veriliyor,milletin tarihî hakları kundaklanıyor; vatan evlatları şehit ediliyor; susalım,duralım mı? Kuzum, oğlum, yavrum, yiğidim, şehidim sesleri Anadolu’nun herocağından volkan gibi patlıyor, her hanesinden sel gibi yayılıyor. Feryatlaryüreklere taş gibi oturuyor, gözyaşları sağanak gibi yağıyor. Analar, babalar,yavrular inim inim inliyor. Ya Rabb’i sabır ver! Her bir şehidimizin içimiziburkan ayrı bir hikâyesi var. Hepsi vatan için canlarını ortaya koydular,gencecik yaşta Hakk’a yürüdüler.Ve bir kez daha kahrolduk. Terör simsiyah alçıgibi her tarafı sarıyor, hainlerin suç ve günah dosyası kabardıkça kabarıyor;daha vahimi ise Türkiye ölüme yatırılıyor. Tam da bu sırada, uzun bir sessizlikdönemine gömülen sözde akillerden arızalı ve defolu bir grup yüzsüzce, arsızcadevreye giriyor."

 

AKİLADAMLARA "AKILSIZ ADAMLAR" DEDİ

Hedefine son terörolayları ve çözüm süreci ile ilgili olarak en son açıklamalarda bulunan"Akil İnsanlar Heyeti"ni de alan Bahçeli, şunları kaydetti:

"Uzun bir süre öncesormuştum; bu 63’lükler, bu 12 kötü adam nerededir, niçin konuşmazlar, niçinfikir ve görüş paylaşmazlar diye. Bugünkü ihanet gösterine 25 kişinin çağrılıp10’unun katıldığı ve 20’sinin de imza verdiği sözde akil azınlığa anlaşılanPKK’dan emir geldi. HDP’nin kirli tebligatı, Kandil’in kanlı ihbarnamesi,İmralı’nın küflü davetiyle toplanan bir avuç ucube akil millete âdeta restçekti. İktidarın içine yuvalanmış iş birlikçi çeteler sayıları 63’den 20’yeinmiş akıl tutulmasıyla malul şahsıları görülen o ki harekete geçirmiş. Şupişkinliğe bakın; derhâl silahlar susmalıymış, mutlak çatışmasızlık olmalı,taraflar arasında diyalog kurulmalıymış. Ah akılsızlar ah! Budanan akilkorosunun geride kalan tortuları, toplumda barış fikrinin demlenmesi için çabagöstermişler, sorumluluk almışlar. Hayret! Kendilerine akil diyen, gerçekte desakil ve çakıl akıllı olan bu güruh, Türkiye Cumhuriyeti ile PKK’yı iki eşittaraf olarak lanse ediyor. Bu utanmazların sözcüsü olan Türk ve Türkiye düşmanıolan şahıs, ne şehitleri ağzına alıyor ne terörü kınıyor ne de vatan diyor.Demek istiyorlar ki PKK’ya teslim olun ülke ve milletten vazgeçin; kısacayaşamayın, nefes almayın tarihî emanet ve sorumlulukları yok sayın."

 

"PKK'YATERCÜMANLIK YAPAN KÖKSÜZ AYDINLAR"

           Gazetelerde HDP ve PKK’nın istediği çözümsürecini savunan köşe yazarlarını sert dille eleştiren Bahçeli, şöyle devametti:

"Bugün 20 meczup imzaatmış; 78 milyon Türk vatandaşı 20 PKK hafiye ve hayranını affetmeyecek, iş birlikçileriniaklından da çıkarmayacaktır. Hissizlik ve hiçlik verkaçıyla Türkiye’ye çalımatmaya teşebbüs edenler elbette millî vicdanlarda öğütülmekten kurtulamayacaklardır.HDP ve PKK’ya tercümanlık görevine gönüllü yazılan köksüz aydınlara kıblesizliberallere, yersiz yurtsuz yazar ve gazetecilere yeter diyelim. Kalbi vataniçin çarpmayan, vicdanı bu ülkenin geleceğine hizmet etmeyen satılık kalem vedüşünce sefilleriyle ortak bir istikbalimiz olamaz. Terör saldırılarıdayanılmaz hâl almışken PKK severliği elden bırakmayanlara akil değil,kireçlenmiş ve küllenmiş zihniyet denir. Artık, AKP ile CHP zamana oynamayıbırakmalı, top çevirmeyi terk etmeli, derhâl ve çok acil koalisyonu kurupTürkiye’nin önünü açmalıdır. Buhrandan buhrana yuvarlanmamızın, huzur vesükûnet bulamayışımızın derinlik ve genişlik kazandığı bu şartlarda kimse ipeun sermemelidir. AKP ve CHP’ye diyorum; oyalanmayın, savsaklamayın; buyurun hükûmetikurun ve terörün kökünü kazıyana kadar da mücadele edin."

 

"OÇOCUKLARI SURUÇ'A GÖTÜRENİ BULUN"

MHP Genel BaşkanıBahçeli'nin, Suruç'taki canlı bomba katliamı hakkında yaptığı açıklama dakamuoyunda büyük yankı buldu. Bahçeli, saldırı ile ilgili şu değerlendirmelerdebulundu:

"İstanbul’da masumkız çocuklarını toplamışlar, oyuncak götürüyorlarmış Kobani’ye. Kobani’de çocukmu kaldı ki? Akçakale’de, Suruç’ta, Urfa’da... Sonra bu oyuncaklar nerede,gördünüz mü? Nerede bunların her türlü eyleminde bulunanlar, onlar da yok. Amane idüğü belirsiz kişi tarafından bir bombayla masum insanlar öldü. Lanetliyoruz.Fakat bunlara sebebiyet verenler ayrılmalıdır. Devlet canlı bombayı aradığıkadar o çocukları İstanbul’dan Suruç’a getirenleri de bulmak zorundadır.Suruç’ta ölen 32 kişiye yas tutanlar Okan Acar, Feyyaz Yumuşak, Tansu Aydın,Müsellim Ünal, Mehmet Yalçın Nane için acaba ne hissetmişlerdir? Sağımızhusumet, solumuz hüsran; önümüz musibet, arkamız melanet. Ne yana baksak hederolmuş, kederle dolmuş yürekler. Türk milleti sessiz hıçkırıklarla şehitlerineağlıyor. Türk devleti iki cinayet örgütü olan IŞİD-PKK arasına sıkıştırılıyor.Yazık ki yazık! Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu isimli paravan biroluşumun, 'Kobani’yi beraber savunduk, beraber inşa ediyoruz.' kampanyasıçerçevesinde toplanan kalabalığın Suruç’a hareketi felaketle sonlanmıştır.Kobani’deki sözde devrimi savunma amacıyla bir araya geldiklerini söyleyenleri;HDP, ESP gibi terör şubesi partilerle birlikte bölücülüğün yanında saf tutmuşbazı sivil toplum kuruluşları desteklemiştir. İstanbul’dan Suruç’a Kobanibahanesiyle yola çıkanların bir defa amaç ve yöntemleri halis ve ahlakigörülemeyecektir. Kobani aşkıyla yanıp tutuşanların bu aziz millete karşımensubiyet sancısı, bu kutlu vatana yönelik muhabbet ve sevgi bunalımı yaşadığıkuşkusuzdur."

 

"GERİYEBİR TEK KOBANİ Mİ KALMIŞTIR?"

"Türkiye’de yardımedilecek yer ve insan bitmiştir de geriye bir tek Kobani mi kalmıştır?"diye soran Bahçeli, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bu sorununsamimiyetle cevaplandırılması lazımdır. İstanbul’dan kafilelerle Suruç’agidenlere izin verilmesi, gerekli tedbir ve güvenlik önlemlerinin alınmamasıayrıca sorgulanması ve değerlendirilmesi gereken bir muammadır. Terör örgütüPYD’ye yardım ve yataklık hevesiyle Kobani’ye açılan koridordan geçme gayesitaşıyanları ateşin içine iten, canlı bomba alçaklığıyla muhatap yapan ilişki veirtibatların sis perdesi de mutlaka aralanmalıdır. Karşımızdaçok ciddi biristihbarat ve güvenlik zaafı olduğu ortadadır. Türkiye’nin canlı veya cansızbomba kazanına çevrilmesinde hiç şüphe yok ki hükûmet her yönüyle mesuldür.İhmaller zinciri Suruç’taki canlı bombacıya ve arkasında duran alçaklaraaradıkları kanlı fırsatı vermiş, sonuçta Türkiye bu menfur hadiseyekilitlenmiştir. Türkiye’yi Orta Doğu kâbusuna çekmek ve çivilemek için örtülüoperasyon yapıp kutuplaşma ve kavga ortamını tahkim edenler içimizdendevşirdikleri kurye ve maşalarla terör kartını yeniden açmışlardır. HDP’nin elisazlı eş başkanının ‘Halkımız kendi güvenliğini almak durumunda.’ ifadeleriSuruç saldırısından kimlerin nemalanma arayışında olduğunu bariz şekilde gözlerönüne sermiştir. Milliyetçi Hareket Partisinin şiddet ve teröre karşı nerededurduğu bellidir. Bu konuda hiç kimseye ispat yükümlülüğü yoktur."

 

"ÖNŞARTSIZ LANETLİYORUM"

        Teröristleri lanetleyen Bahçeli,şunları ifade etti:

"Kim olursa olsun,neye inanırsa inansın, hangi bahaneye sığınırsa sığınsın insan hayatına kastedencanileri ve terörist hedefleri tartışmasız, amasız ve ön şartsız lanetliyorum.Terörle huzur arasında tarafsız ve yalıtılmış bir bölge olmadığını herkesgörmeli, kabullenmelidir. Suruç’u kana bulayan terör saldırısının tüm boyutlarıylaaydınlatılması, içyüzünün fail ve azmettiricileriyle birlikte ortayaçıkarılması milletimizin en haklı ve yerinde beklentisidir. Eğer SayınDavutoğlu teröre karşı tavır alacaksa ve de imza atacak bir ortak arıyorsaöncelikle çözüm sırdaşı HDP’nin kapısını çalmalı ve bu PKK imalatını iknaetmelidir. Bunun için Dolmabahçe mutabakatından dolayı millet huzurunda özürdilemeli, pişmanlık duymalıdır. Milliyetçi Hareket Partisinin duruşu deklarasyonlarabağlı olmayıp büyük Türk milletinin bizatihi varlık ve vicdanıylatemellenmiştir. Terörle arasına çizgi çekemeyenler, bölücülerle şaibeli veşuursuz ilişki kuranlar hazırlanacak bir deklarasyona imza yerine Türkiye’ninmillî hak ve çıkarlarını savunacak erdemi gösterebilmelidir. Milliyetçi HareketPartisi kaynak ve gerekçesi ne olursa olsun her türlü şiddet, terör vebölücülük zehrine hasımdır ve bunların karşı cephesindedir. Bu çerçevedepartimiz, konum ve durumundan taviz vermeyeceği gibi sahte oyalamalara ve imzatuzaklarına kapalı duracaktır."

 

 

KUTUHABER

...............

 

"NEAZINLIK NE DE SEÇİM HÜKÛMETİ"

MHP Genel Başkanı DevletBahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “azınlık hükûmeti” önerisi veBaşbakan Ahmet Davutoğlu’nun “MHP ile görüşüyoruz.” açıklamalarına çarpıcıyanıtlar verdi.

Bahçeli,Tokat-Sivas-Yozgat gezisinin dönüşünde bazı gazetecilerle özel sohbetindegündeme ilişkin mesajlar verdi. Bahçeli'ye yöneltilen sorular ve yanıtlarışöyle:

-        Başbakan’ın MHP ile temas olduğu açıklamasınınasıl değerlendiriyorsunuz?

- AKP-CHPmüzakereleri ile MHP’nin milletvekillerinin zaman zaman birileriylekarşılaşarak yaptıkları ayaküstü sohbetlerle eş değer tutmamak lazım. MHP çokzayıf karakterli bir parti değil. Siz birisiyle koalisyon yaparken bize göz kırpılmasınarıza gösteremeyiz.

-Çözüm süreci, Cumhurbaşkanının anayasal sınırlarda kalma gayreti, TBMMBaşkanının seçimi, terör önergesinin oylamasındaki tutumlar AKP ile MHP’ninyakınlaştığı yorumlarına yol açtı. Ne diyorsunuz?

- Bunu doğru bulmuyoruz. Hergörüşme her şey koalisyon oluşumuna zemin teşkil edecek yakınlaşma olarakalgılanmaması lazım.

-Seçime nasıl gidileceği tartışılıyor. AKP azınlık hükûmeti, azınlık hükûmetiyleseçime gidileceği gibi senaryolar yazılıyor. Ne diyorsunuz?

- Azınlık hükûmetini niyedestekleyelim? Seçime giderken ister mevcut hükûmet olsun, isterse seçim hükûmetiuygulaması olsun. Netice itibarıyla seçime gidilecek sandığa varılacak. Biziilgilendiren sandığa varılış yoludur. Nasıl olacağı konusu başkalarınınsorunudur, bizim değil. Bu kadar ayrıntılı senaryoya gerek yok. Gidilecekseseçime gidilir.

-AKP’nin azınlık hükümetini desteklemeyeceğini söylediniz. 4 partinin içindeolduğu modelle seçime gidilir mi?

- Hayır, biz ona mecburdeğiliz. HDP’nin içinde bulunduğu bir koalisyon şeklinde olmadığımız gibi. Otür dediğiniz millî koalisyon kavramını getirir. Millîlik vasfının olması lazımkoalisyon hükûmeti olması için. Seçim hükûmetinde olmak da mecbur değil.Girmeyebilirsiniz katılıp katılmama konusunda serbestsiniz.